Buldan’ın tek doktoru olan Abidin Bey, sempatik, cana yakın tavırlarıyla Vahi Öz’e benzeyen dünya tatlısı bir insandı. Hanımı ise Neriman Köksal gibi iri yapılı, şişman bir kadındı. Hambal Hacıamat yollarda maniler söyleyerek gezerdi. Bir manisi de doktor Abidin Bey’in hanımına ithaf edilerek yapılmıştı. Sarımahmutlu’nun darısı Döküldü gitti yarısı Sallana sallana geliyor Abidin Bey’in karısı Bir gün bu maniyi sokakta duyan hanımı, olayı kocasına aktarır. Doktor Abidin Bey Hacıamat’ı tanımadığı için, önce çok kızar bu mani işine. Olayı Aşağı Hastane’de personeline anlatır. Yerli personel Hacıamat’ı iyi bildiği için, ona öyle bir oyun oynayıp dersini verelim, hep birlikte derler. Kışa doğru hastaneye bir kamyon odun gelir. Odunlar taşınacaktır. Hambal hacıamat ve bir arkadaşını hastaneye bu iş için çağırırlar. Pazarlık ederler ve anlaşırlar.
”-- Yalnız işe başlamadan önce aşı olmanız gerekiyor. Hastaneye mikrop girmesin diye her yabancıya bu uygulamayı yapıyoruz.” Der Sünnetçi Şakir amca. Hacıamad’ın iğneden çok korktuğunu öğrenmişlerdir, bu yüzden ona eziyet etmektedirler. Yanında getirdiği arkadaşı iğne vurulmayı kabul eder ve aşısını olur. İşi kaybetmemek uğruna çaresiz iğne vurulmayı kabul eder. Şakir Amca en büyük şırıngayı çıkarır ve göstere göstere şırıngayı doldurur. Hacıamat koca şırıngayı görünce oracıkta bayılır. Bir müddet sonra ayıldığında, pansuman odasına Abidin Bey gelir. Hacıamad’a verilecek dersin son noktasını koyar : Lokumlan ekmek yeme Yersen , yanarsın Her gördüğün bayanı Karın sanma, kanarsın
Anası Yörgel Aşa nine ağrılarından uyuyamaz olmuş. Oğlu Hacıamad’a :
“---- Komşumuz Tabak nineye git. O ocaktır. Netin iyi geleceğini bilir. Sor bakalım benim ağrılarıma ne iyi geliyormuş. Hacıamat doğruca Tabak ninenin evinin yolunu tutmuş. Durumu anlatınca Tabak nine :
“—Anana sülük iyi gelir. Perşembe günü yaylalılardan iki şişe sülük al. Yalnız sülükler gancık olacak.” “—Nerden bilecez gancık mı, erkek mi olduğunu ?” “—Erkek sülük adamlara iyi yapışır. Gancık sülük kadınlara iyi yapışıp kanını emer!” Hacıamad’ın bu işe pek aklı ermemişti ama yine de denemekte fayda var diye Perşembe gününü beklemeye başlamış. O gün geldiğinde ilk işi sülük satıcılarını bulmak olmuş. Yanaşmış bir satıcının yanına. “--- Bana iki şişe sülük ver oradan. Yalnız sülükler gancık olacak! “ deyince satıcının tepesi atmış “—Tövbe tövbe! Git işine be adam! Sülüğün erkeği, gancığı mı olurmuş? Adamı günaha sokma. Alcesen al şu şişeleri.” Çaresiz almış eve götürmüş Hemen komşusu Tabak nineyi çağırmış. Al şu sülükleri anama yapıştır.” “--- Gancık mı bu sülükler oğlum ?” diye sorunca Tabak nine, tepesi atan Hacıamat “---- Sen bunların cinsini iyi bilirsin. Yapıştırırken erkeklerini ayıkleve gari bi zahmet!”