TARİHİ BULDAN ÇARŞISI, YİTİRİLEN VE KAZANILAN DEĞERLERİMİZ
Yayınlanma :
19.09.2023 15:00
Güncelleme
: 19.09.2023 15:00
Çocukluğu ve ilk gençliği 70’lerin sonları ve 80’ li yıllarda geçen bizim neslin hatıralarında kalan birçok güzel olay, yeri ve zamanı geldiğinde zihnimizin derinliklerinden canlanarak bugüne geliyor. Tabiki buhatıraların canlanması için bazı mekânların ve insanların etkisi oluyor.
İşte ben de bu sene Temmuz ayında on beş günden fazla Buldan’da kalarak çocukluğumun ve ilk gençliğimin geçtiği bu kadim mekânlardao dönemlerin izlerini aradım…
Doğup büyüdüğüm tarihi evde; kaybettiğim aile büyüklerimi, kalabalık coşkulu sofraları, evimizin bulunduğu önceki adı İhsaniye Sokak olan Ragıpbey Sokak’ta;eski sokak taşlarını, mahalle büyüklerini, akşamlara kadar yorulmadan oynanan oyunları, kapı önlerinde toplanıp oturan annelerin, teyzelerin neşeli sohbetlerini, sokağın ortasından akıp giden arık suyunu, derenin yaz kış demeden akışını, Abbas mevkiine çıkıp Zehrenti yokuşuna doğru yürürken solda ayakkabıcı Abdullah abinin evinin altındaki küçük tamir dükkânını, biraz daha ileride çıkrıkçı Ümmet dedenin evinin girişinde yaptığı el emeği sanat eserlerini, oradan tekrar aşağıya inip Yukarı Park’a doğru geçtiğimde karşılıklı İzzet Akyol ve Niyazi amcaların bakkal dükkânlarını, Hacıbekir Nazmi amcayı, terzi Baki abiyi, büfeci Ali İhsan’ı daha geride dondurmacı Samet’i, bakkal Selahattin amcayı, kasap Behçet Çulha’yı, Yukarı parkın ortasındaki büyük havuzu, havuzun üstünde duran ve ağzından sular akan aslan heykelini, gençliğimizin geçtiği Yukarı Kulüp’e geçtiğimde sağda aile büyüğüm Terzi Salih Uz’un ve iç köşede marangoz Hacı Mehmet dedenin dükkânlarını, kahveci Süleyman abiyi, bahçedeki büyük ceviz ağacını, yukarı kulübün girişinin karşısında Dudu Musa amca ve sonrasında oğlu Mesut abiyi ve ahşap üç ayaklıalaminüt fotoğraf makinesini, ayakkabıcı Kaymak Hüseyin abiyi, köşede Fotoğrafçı Rafet amcayı, sonrasında değerli dostum Berber Ethem’i, Hasan Maçkan ve tenekeci Kadir amcaları, çarşıya doğru ilerleyince solda Ekmekçi Ahmetlerin fırınını,tarihi lonca altını, manav Halis abiyi, sonrasında bu noktada mal pazarı binasını, dondurmacı Karcı Ahmet amcayı, terzi Şevki abiyi, Paşalların kahvesini, çarşı çeşmesini, çeşmenin yanından yukarı doğru çıkınca solda Necati amcanın bakkal dükkânını, pasajın içinde aşçı Zeki amcanın lokantasını, Cemal amcanın ve dedem Ekmekçi Nadir Karacasulu’nun fırınlarını, kalaycı Ahmet amcanın iplikçi dükkânını, sağda yan yana Aliefe Salih ve AliefeHalla amcaların dükkânlarını, Çarşı Caddesi boyunca ilerlediğimde solda kuyumcu Süleyman amcanın ayakkabı dükkânını, bakkal Behçet Orpak’ı, fırıncı Şerif Babacan’ı, sağda İnan’ın kahvehanesini, ayakkabıcı Halil İbrahim abiyi, yüncü Hacı amcayı, saatçi İlhan abiyi, berber Ahmet abiyi, totocu Turgut Erensoy’u, köşeyi dönünce biraz yukarıda gazeteci Süleyman Pişkin’ive şu an hatırlayamadığım nice güzel insanı aradım…
Sonsuzluğa uğurladıklarımızı rahmetle anıyorum. Yaşayanlara sağlıklı ömürler diliyorum. Bu mekânlardan yaşayan veya yaşatılanlar var bunları görmek huzur veriyor. İnsan orta yaşlara gelince biraz daha duygusallaşıyor sanırım… İnsan hayatı bir serüven, yitirilenler olduğu kadar kazanılanlar da var tabiki. Restorasyonlar sonrası çehresi değişmeye başlayan Buldan’ın yukarı çarşısı eski zamanlardan kopup gelen kadim kültürün kokusunun yeniden hissedilmesini sağlayacaktır elbette. Önceki yazılarımda defalarca değindiğim, yukarı parkın arkasındaki küçük dükkânların yavaş yavaş canlanmaya başlaması, Hamam boğazındaki renkli evlerin altında çok güzel sanat evlerinin, Buldan bezi ve el dokuması ürünlerin sergilendiği işletmelerin açılıyor olması şüphesiz ki kazançlarımız. Yukarı Park ve Yukarı Kulüp’ün eski günlerdekicanlılıkta olmasa da aktif olmaları, İnan’ın kahvesinin Süleyman İnan tarafından aynı titizlikte yaşatılması, totocu Turgut amcanın yerinde değerli dostum Recep Dere’nin şık mekânının bulunması içimizi ısıtıyor.
Tarihi Buldan Çarşısının bizim çocukluğumuzdaki gibi bu dönemin çocukları için de hatıralarında özlemle anacakları bir iz bırakabilmesi dileklerimle, İstanbul’dan selamlarımı ve sevgilerimi iletiyorum.


Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: