ÇİĞ YUMURTA

1970'li yıllar. Savcı Cemal Bey Buldan’a tayin olmuştur. Üniversiteden arkadaşı Avukat Hamdi abi bu haberi alınca onu ilk karşılayan o olmuştur. Buldan’ı seven savcı beyle çevreyi tanımaya çıkarlar. Perşembe pazarına beraber çıkarlar.
-Bana haftada bir sepet yumurta lazım, deyince Hamdi abi ona bir yumurta sepeti alıverir. Köylülerden içine saman kattırırlar. Zaman zaman Pazar yerindeki  Çelebi Petrolün yanına çay içmeye gelerek, harç sepetlerini benzinliğin kamelyesine koyarlar. Bir Perşembe günü kamelyada çay içerlerken, benzinlikte çalışan Metin Damgacı’nın yanına arkadaşları Ata Özmen ve Seyfi Başoğlu gelir. Hamdi abi gençleri savcı beyle tanıştırır. Birlikte çay içip sohbet ederler ve samimi olurlar. Bir Peşembe günü Hamdi abiyle birlikte pazar harcı gören Savcı Bey, bir sepet dolusu yumurta alır, harçları öğle vakti benzinliğe getirir bırakırlar. “Akşam mesai dönüşü almaya gelirim” der ve ayrılır.
 Öğleden sonra Damgacı’nın yanına arkadaşları gelir. Çay içerlerken, gözü yumurta sepetine takılan Ata, “Savcıya bir şaka yapalım” der.
Damgacı’dan toplu iğne getirmesini ister. Üçü de birer yumurta alıp tepelerinden iğne ile delik açıp içerler. Yumurta kabuklarını sepete yerleştirirler. Akşam benzinlikteki harcı eve götüren savcı bey, durumu fark eden hanımından fırça yer. Boş kabukları gören Savcı bey şaşkına döner. Bunu yumurtacı yapmış olamaz, diye düşünür. Ertesi Perşembe aldığı harç sepetini ve yumurta sepetini benzinliğe bırakır. Yanında getirdiği hizmetliye, akşama kadar sepetleri gözetlemesini ister. Öğleden sonra Damgacının yanına gelen arkadaşları yine aynı şakayı yaparlar. Olayı gören hizmetli durumu savcıya bildirir. Olanı biteni Hamdi abiye anlatan Savcı bey, ben onlara gösteririm, der. Hamdi abi, “Cemal bey sen bırak, onların cezasını ben veririm”, der.
Bir ikindi vakti Damgacı’ya seslenir. “Bu akşam arkadaşlarını ve seni Benlinin lokantasına davet ediyor Savcı bey. Sakın gelmemezlik etmeyin”.
O akşam üç arkadaş erkenden lokantaya giderler. Yarım saat sonra Hamdi abi ve Cemal bey lokantaya  gelirler. Garson siparişi almaya geldiğinde Hamdi abi,
-Bize bir büyük rakı getir, bize meze getir. Ama arkadaşlara da ikişer çiğ yumurta getir, meze olarak, der. Önlerine çiğ yumrta gelen gençler yaptıklarının fark edildiğini anlarlar ve savcı beyden özür dileyip, olayı tatlıya bağlarlar.