Kuranı kerimin ankebüt suresinin 58 inci ayetinde şöyle buyruluyor: İman edip de güzel güzel amel ve hareketlerde bulunanlar (yok mu?) biz onları- kendileri içlerinde ebedi kalıcı olarak altlarından nehirler akan o cennetin yüksek mevkilerine yerleştireceğiz. (Öyle) amel (ve hareket) edenlerin mükâfatı ne güzeldir. Bu ayette cennete girecek olan kişiler düşmanlarının ezalarına, vatanlarından hicrete, akran, ahbaplarının ayrılığına, gurbet acılarına sabreden ashabı kiramdır. Bunu bir sonraki ayet bildirmektedir. Ki onlar sabır (ve sebat) etmişlerdir. Ve yalnız rablerine güvenib dayanmaktadırlar. Ankebüt suresi ayet 59 Kuvvetli bir imana sahip olup inancının gereği her zorluğu tahammül edip ve Allaha tevekkül eden mûminler dünyada başarıdan başarıya koşacaklardır. Ashabı kiram bunun canlı bir örneğidir. Nitekim Mekke i mükerremeyi feth ederek bütün düşmanlarına karşı galip ve hâkim bulunmuşlardır. Ve başarıları tarihen sabittir. Ahiret te cennetin yüksek mevkilerine yerleşeceklerdir. Bu hali şu ayet açıklamaktadır. —Zulme uğradıklarından sonra Allah yolunda hicret edenleri biz dünyada elbette güzel bir sürette yerleştiririz. Ahiret mükâfatı ise daha büyüktür. (Kâfirler) bunu bilmiş olsalardı. Nahil suresi ayet 41 —O muhacirler hak yolunda) sabr-u sebat edenler ve ancak rablerine güvenip dayanmakta olanlardır. Nahil suresi ayet 42 Kureyş kâfirleri Ashabı Kiramın fakirlerinden olan Bilal Habeşi, Ammar gibi zatlar ile istihzada bulunuyorlardı. Cenabı hak da onların bu istihza ları yüzünden bilahare ne şiddetli azaplara giriftar olacaklarını ihtar buyurmuştur ki, hükmü umumidir. Bütün o gibi münkir müstehzi kimselere şamildir. Bu hali şu ayet bildirmektedir. —Siz onları eğlence edindiniz. Bu beni hatırlamayı unutturdu. Siz onlara (istihza ile ) hep gülüyordunuz. Mû’minin suresi ayet 110 İSLAMDA İLK ŞEHİD İslam’ın ilk yıllarında Mekke müşrikleri ehli islam ın fakirlerine çok eza etmişlerdir. Hatta ( Ammar)ı ve babası (Yasir)i ve annesi ( Sümeyye) yi irtidad (İslam ı terkle başka dine geçmek) için zorlama edip (Yasir) ile ailesi (Sümeyye) yi tekliflerini kabul etmediklerinden katlet diler. İslam da ilk evvel şehid olan bunlardır(Allah onlardan razı olsun). ( Yasir) in oğlu (Ammar) hazretleri diliyle onların tekliflerine mümaşat edip ellerinden kurtulup huzuru risalete geldiğinde resulullaha (Ammar kâfir oldu) dediklerinde resullullah ( Ammar ı başından ayağına kadar iman ihate (kuşatma) etti.) Ve iman kemiklerine karıştı. Binaen aleh ( Ammar) kâfir olmaz’ dedi. O sırada huzuru risalet penahide ağlayan ( Ammar) ın gözlerinin yaşını fahri kâinat mübarek elleriyle sildi. Ve kalbi imanla sabit olunca lisan en tekellümün imana zarar olmadığını resullulahın haber vermesi üzerine bu ayetin resullah-ı tasdik için nazil olduğu mervidir. Hulasetül beyan cilt7–8 sayfa 2903 —Kalbi iman üzere ( sabit ve bununla) mutmein (ve müsterih) olduğu halde ( cebr-ü) ikrâhe uğratılanlar müstesna olmak üzere kim imanından sonra allahı tanımaz, fakat küfrisine(-i kabul) açarsa işte Allahın gazabı o gibilerin başındadır. Onların hakkı en büyük azaptır. Nahil suresi ayet 106 SUHEYB İBNİ SİNANİ RUMİ Bu zat islamiyeti kabul etmiştir. Müşrikler bunu yakalamışlar, dövmüşler, islamiyetten döndürmek istemişlerdi. Bu zat ‘ Ben ihtiyar bir kimseyim, benim islamiyetimden size bir zarar gelmez’ demiş ve büyük bir servetini o müşriklere vererek ellerinden kurtulmuş. Medine yi münevvere gelmiştir. Bu olay üzerine şu ayeti kerime nazil olmuştur. İnsanlarda öylesi de vardır ki kendisini Allahın rızasına satar. Allah da kullar(ın)a çok şefkatlidir. Bakara suresi ayet 207 MÜSLÜMANLARIN MUHASARAYA ALINMASI Kureyş in baskısına ve engellemesine rağmen İslamiyet günden güne yayılıyor ve kuvvetleniyordu. Hazreti Hamza ve Hazreti Ömer gibi iki büyük kahramanın Müslüman olması, kureyşlileri hayli düşündürdü. Nihayet Hâşim oğullarına boykot ilan ederek onları zorlama yoluna gitmeyi karalaştırdılar. Karar göre Hâşim oğulları ile her nevi münasebeti kesecekler, kız alıp vermeyecekler, alış veriş yapmayacaklar, görüşüp buluşmayacaklar. Bu anlaşmayı imzalayıp Kâbe duvarına adsılar. Böylelikle ona kutsal bir nitelik vermek istediler. Bu anlaşmayı mansür b. iklime yazmıştır. SIKINTILI GÜNLER Kureyşliler bu kararlarıyla Hâşim oğullarını adeta aç öldürmeye niyet etmiş oluyorlardı. Hâşim oğulları üç yıl boykot altında kaldılar. Pek çok sıkıntılı günler geçirdiler. Gün oluyor diki Müslümanlar yiyecek bir şey bulamadıklarından ağaç yaprakları yemek zorunda kalıyorlardı. Sa’d b. Ebi Vakkas, bir gece bir deri parçası bulmuş onu suda ıslatmış sonra ateşte kavurarak yemişti. Çocukların açlıktan feryatları etrafı tutardı. Yürekler acısı bu hal, müşriklerin merhametsiz kalbine zerre kadar acıma duygusu vermezdi. Bu hal bi’setin yedinci yılından, onuncu yılına kadar üç yıl sürdü. Fakat müşrikler bundan da bir sonuç alamadılar, İslamiyet etrafa yayılmakta devam etti. Hazret-i Peygamber’in hayâtı-Diyanet işleri başkanlığı yayınları Aziz okuyucu başta peygamberimiz ve Ashabı Kiram olmak üzere müşriklerin Müslümanlara yaptıkları zulüm ve işkenceden bir nebze bahsettim. Gördük ki Müslümanlar inançlarından asla taviz vermediler. Hatta Ammar ın babası Yasir, Annesi Sümeyye ölümü göze aldılar. Ve dinlerinden dönmediler. Kendilerine rahmetle anıyorum. Bu günün Müslümanları olarak bizler güzel yurdumuzda imanımızın gereği olarak her türlü ibadetimizi huzur içinde yapıyoruz. Öte yandan kuran kursları, İmam hatip liseleri, yüksek ilahiyat okulları, ilahiyat fakültelerinde devletçe din eğitimi yapılmaktadır. Dünyanın sonuna kadar bu hal üzere yaşantımızı devam ettirmemizi allah tan niyaz ediyorum.
06-05-2014
EMEKLİ DİN GÖREVLİSİ SALİH GEYİK