İnsanlar din yönünden 3 kısma ayrılır.
1-) Mü’min
2-)Münafık
3-)Kafir
Mü’min İslam’ın her şeyini yani itikat, ibadet, ahlak esaslarını olduğu gibi kabul eden insanlardır. Onda bir kafir gibi inanç esaslarının bazısını inanıp bazısını inanmamak gibi bir durum yoktur. Gene o kalbi ile inanmayıp dili ile inandım diyen münafık diye vasıflandırılan insanlar gibide değildir. O kalbi ile tasdik eder dili ile de ikrar eder. Dili ile ikrar ettiği husus onun kalbinde yer etmiştir, böyle bir inanca sahip olan kişiyi cenab-ı hak cennetine dahil edecektir.
Hakikat iman edip de iyi işler yapanlar(Yok mu) o çok esirgeyici (Allah) onlar için (gönüller de ) bir sevgi verecektir. Meryem Suresi Ayet 96
Vatanımızı düşmanlardan kurtaran, Haclı ordusuna karşı savaş meydanlarına atılıp İslam’ın bu günlere gelmesini sağlayan Atalarımıza öte yandan ‘’ Ya Muhammet emret kendimizi denize atalım’’ diyen Ashabı kiram’a karşı kalplerimizde sökülüp atılması mümkün olmayan bir sevgi vardır. İşte bu sevgi ve teveccühü kalplerimiz de yaratan ve yerleştiren Allahüteala Hazretleridir.Bu da atalarımızın ve sahabeyi kiramın inançlarında ki sadakat ve o inanç dan doğan inkarı mümkün olmayan büyük hizmetlerden kaynaklanmıştır. Bu konu bir hadisi şerif de şöyle ifade edilmiştir;
‘’Cenabı Hak bir kulunu sevdiği zaman Cebrail e derki ben fülanı sevdim, sende sev’’ bunun üzerine Cebrail Aleyhisselam da onu sever ve semavat ehline: ‘’ Allah-ü Teala filanı sevmiştir. Sizde Sevin’’ diye nida eder. Artık göklerdekilerde onu sever sonra onun için yeryüzün de dahi bir sevgi yerleşmiş olur. (Buhari)
Kimde iman etmiş, iyi,iyi amel (ve hareket) lerde bulunmuş olarak gelirse işte onlar için de en yüksek derecedir.
Adn cennetleri vardır ki altlarından ırmaklar akar. Orada ebedi kalıcıdırlar onlar.
İşte ‘’ günahlarından temizlenen kimselerin mükafatı’’. (Taha suresi Ayet 75-76)
Allah insanoğlunu dünyaya getirirken İslam olarak getirir, bu insan dünya hayatında yaşadığı zaman içerisinde bilimsel araştırmalarla imanını daha da olgunlaştırır, bu imana dayalı olarak her türlü gösterişten uzak bir tavırla yararlı işler yapar da ölümü anında iman ile ruhunu teslim ederse ayeti kerimede haber verildiği üzere Adn Cennetlerine girecek ve ebedi olarak yaşamını sürdürecektir. İşte küfür isyan kirlerinden temizlenmenin mükafatı.
İman edip de güzel amel (ve) hareketlerde bulunanların kötülüklerini her halde ( afv ile) örteriz ve herhalde o işlemekte olduklarının daha güzeli ile mükafatlandırırız. (Anke But Suresi Ayet 7)
Dini İslam’a inanıp o dinin talim buyurduğu vechile ibadetlerini yapan bir inançlı insan hasbel beşer yapmış olduğu günahları inancının hürmetine affedilecek. Ayrıca yapmış olduğu Salih Amellerini de en azından on misli sevap verecek, diğer bir önemli husus da bir günaha mislinden fazla ceza vermediği halde bir güzel Amele kat kat sevap ihsan buyuruyor.
Burada şu hususları da açıklayalım:
1-) İman eden bir kimse vakti ile İrtikab etmiş olduğu küfürden kurtulur.
2-)Mü’min olduğu halde sağıre denilen günahları işleyenler de namaz gibi oruç gibi ibadetler de bulundukça affa mazhar olur.
3-)Kebair denilen günahlar da tövbe ile ve başkalarının hukukuna tecavüz suretiyle vukuu bulan günahlar da o hakları yerine getirmekle veya helalık almak sureti ile affedilmiş olur.
13/11/17