Asıl adı Halil Şırlakoğlu’dur. Ama Celal Bayar’a olan aşırı sevgisi nedeniyle Halil Bayar diye anılır olmuştur.
Buldan’ın yetiştirdiği az sayıdaki halk filozofundan biridir. Kendine göre çizgi dışı bir yaşam felsefesi, bir dünya görüşü vardır. Buldan’ın renkli simalarından biridir.
Alkole olan bağımlılığı nedeniyle daima kolunda bir sepetle gezer, sepetin içinde içki şişesi ve kadehi bulunurdu. O günlerin fikir gazetesi Tercüman gazetesinin köşe yazılarını özenle okur, dünyayı bu açıdan yorumlardı.
İyi bir dokumacı olan Halil Bayar dokumacılık yaparak geçinirdi. Günlerden bir gün evinde tezgah işlemekten sıkılır ve belediyeye kızar. Loncanın altına el tezgahı gerer orada icrai sanat eyler.
Düşünce adamlığı yanında kafiyeli dörtlükler ve sözler söylemesi ile de ünlüydü. Bir gün Halil Menemen’den veresiye iplik alır ancak uzun süre geçmesine karşın borcunu ödeyemez. Menemen Hallâ alacağını ister. Halil Bayar’da cevap hazırdır:
“ Delik geniş yama dar
Halil Bayar’ın Menemen’e borcu var
Beklersen gelecek para var
Beklemezsen s….me kadar”
Buldan’da sıkıldığı zamanlarda sık sık İstanbul’a kaçar; orada da dikiş tutturamaz parasız pulsuz geri dönerdi. Yine böyle bir İstanbul dönüşü Sarayköy’e kadar gelir ve oradan Buldan’a dönüş için parası kalmaz. Yaya olarak Buldan’a dönmek zorundadır.
Köprübaşı’na doğru yaya olarak yürümektedir. Yanına bir Buldan dolmuşu yanaşır.
“Halil Amca atla gidelim” der.
Halil Bayar cevap verir:
“ Gönül haddini bilecek
Halil Bayar Buldan’a yayan gidecek”
Çok farklı bir yaşam çizgisi olan Halil Bayar Buldanlıların belleğinde renkli kişiliği ile hala yaşamaktadır.
Işıklar içinde olsun Buldan’ın halk filozofu.
arkadaşlar iyi yapıyorsunuz. büyüklerimizi tanıtmak güzel bir iş ama şu varki doğru olarak anlatmakta daha önemli yazdıklarınız tamamende olmasa yanlış lütfen düzeltiniz bilenlere sorarak yazarsanız daha doğru olur düşüncesindeyiz