-Bayramıda geçirdik, çok şükür emme acıylan geçdi, dedi Şeytan Mehmet yanıbaşındaki masada oturan Dıgıdıkların Üsen’e. “Ne oldu üle Memet, hayrola ne acısı. Yoğsam sen de mi gaçırdın goyunu, Çallıların Kazım’kından bayramda?”diye sordu Dıgıdıkların Üsen.
“Yok akıdeş üle ne goyun gaçırması, ben deprem oldu Van’da insancıkla evsiz barksız galdı, gış gıyamette, bide hu gahbe deyusla garagol basdıla, esgeciklerimizi öldürdüle ya, şehit oldu gızancıklarımız, ciğerlerimiz köz gibe yandı, ona debbarım bek üzüldük,ondan acıylan geçirdik bayramı deye. Hem ne oldu bizim Kazım yakalayabildi mi galan goyunu?
“Hıı, yakaladı emme gan terinin içinde galdı zovallıcık. Alışdım gari abe goyun gaçırmeye debba bide ya. Akıdeş bizim Çallı Kazım dört yıldır her bayram aldığı goyunu elcezinden gaçırıyo. Mahalle gonum gonşu hep bir goşturuyoz goyunun akasından. Yakalıcez deye goşduruyoz gari hep bir, seferberlik ilan ediyoz gari mahallede. Bizim gonşu İlancıların Musdufa öle dedi geçen gün. Kazım oğlumuz, sen iki sene daha goyunu elinden gaçırısan uluslar arası olur, sen sık dişini geleneksel hale gelir bakasın, sene ödül deye madalya bilem dakala deye dalga geçibbadı.”
Muhabbet bek dadlıydı o gün ikindi vakdi Moramıdın Kahvesinde. Gavedekinlerin hepsi gulak gabartıyoladı ikilinin muhabbetine.
“Naha ede, naha ede hu Kazım’ın işleri” dedi Dıgıdıkların Üsen. “Görüsem çaşıda bazada soram bi yon Kazım’a. Dediğin gibe evcezle yıkıldı bek zor galan işleri insancıkların demi, hey Memet akıdeş”diye sordu Dıgıdıkların Üsen, Şeytan Memet’e.
Şeytan Memet lakabı gibi tam laf canbazıydı zaten. Hemen girdi söze. “Üle Üsen, ben geçen gün televizyonda bi açık oturum vadı, orda dinledim. Adamın biri deprem hocasıymış ne dedi biliyomun, akıdeşle deprem öldürmez, evle öldürür. Toprağın iyi değilse ev mev yapman. Kayalara, daşların üsdüne yapın, zemin sağlam olsun dedi. Biz ne yapıyoz, unuduvedik Yuka bucağı, doğru Covur mezarına göçüyoz. Halbuki bizim Yuka bucak çok sağlamdır, daşların üsdüne dura duru yıllardır, ne kaya, ne göçe. Hiç bilimedin Mütayit Üsen abe gibe git amut ağacına yap eve, sapsağlam olsun” dedi.
“Üle amut ağacına ev mi yapılırmış, kim yapmış o evi öle,deyve biyon” diye sordu Dıgıdıkların Üsen Şeytan Memet’e. “Bak annadıverem de dinle” dedi Şeytan Memet ve başladı annatmaya.
“Sibeksizlerin Bekir ev yapdırmaya kakmış evinin baçasına, iki göz oda çeviren, yarın oğlan evlencen dedi miydi hazır geliveri ev, biz goca garıylan goca adam ikiciğimiz gireriz, iki göz oda bize yete de arta bile, deye. Ünlemiş Mütayit Üsen’e. Mütayit Üsen bakmış bakmış –Bekir abe, hu amut ağacını keselim burdan, burası bek güze, güneş batasıya gada evin içinde galır, yeri burası olsun-demiş.- Eh –demiş Sibeksizlerin Bekir’de. Kesmişle amut ağacına, çıkmışla duvalarına. Harcı gamışla, sıvasını sıvamışla, kiremidini de döşemişle. Evi dikmişle seninkinle. Yeleşmiş bunla, girmişle evin içine. Üle epey bi zaman geçince ev uzumaya başlayvemiş. Meğersem amut ağaçlarının köküne kesmemişle. Kök yerinde galasıya gada, ağaç uzumaya başlamış ev de yerden yükselmeye başlamış. Eve gircem çıkcem deye mediven gurmuşla. Üle ne olupba, nişliyen nelere giden deye düşünürken doğru goşmuş vamış Mütayit Üsen’e-Üsen akıdeş, bizim ev uzayıbba, ge bak biyon demiş. Goşmuşla vamışla eve. Müyatit Üsen bakmış bakmış ev uzamış. Suçun sabısı çıkmaz zaten. Ben hata ettim dememiş de, Bekir akıdeş, sen Allahın sevgili guluymuşsun, yat kak goca Allah’a dualar et, halcezine şükret, sen bi gat ev isdediydin, Allah sene iki üç gatlı ev nasip etti. Sevinsene sen üzülceyne. Bi gatında sen otur öbürkinlere de kiraya verisin. Yalnız akıdeş Belediye’ye duyurma, gaçak gat çıkdın deye zabıt dutmaya kakala, aman deyenlerin başcazına iş açma, hiç kimseciklere de habe veme demiş ve çıkmış işin içinden.
Yorumlar
Kalan Karakter: