Moramıdın Gavesinde herkesin muhabbeti ortaktı o gün . Vakit ikindi olmuş, Çarşı camisinde namazını kılanlar dolduruyordu yavaş yavaş kahveyi. Kurban fiyatlarıydı muhabbetler.
Köşedeki masada oturan Duranların Bekir, Yoveşlerin Asım’a anlatıyordu, ballandıra ballandıra geçen sene kestiği öveci.
“Ya gahbecik ya” dedi muhabbeti dinleyen Serez’lilerin Memet. “Üle akıdeş adam öveç değil sankim deve kesdi zannedcek duyan da. Sekizen kilo eti çıkdı debba, baruduna kas deyom, bene mi debban demeyo, tom tom atıyo ya gahbecik ya” dedi yanında oturan Sibeksizlerin İrfan’a. “Eee ne edcen hey akıdeş, kiminin de huyu böyledir, ata sıkıla emme kendide inanmaz dediğine” dedi.
Bir ara kısa bir sessizlikten sonra seslendi Duranların Bekir, Serezlilerin Memet’e. “Üle Memet, sen nişledin aldın mı hayvanı?” diye sordu. Serezlilerin Memet, “Aan Bekir abe, alımadım daha, alımıcem herhal. Yazın gız gelin edcen deye baya bi borçlanıvedim. Hem benim oğlan Denizli’de oturbba, göçdü gitti oraya - Buba buraya gelin de hep bir kese yiriz -dedi, hem torun seve geliriz, hem de bayram ederiz deye oraya gidelim deye guruyoz garıylan ya, bakalım akıdeş nasip Allahcım göstesin” dedi .
Yoveşlerin Asım da girdi söze “Üle söylenme akıdeş, bende kesimicem yalım bu hoyun, bek bahalı debbala gıran giresicele, ellediğin hayvana tepesi delik para isteyola. Gaç aman deyenlerin bu milletin işi bek zor haggatten “dedi.
“Ben aldım emme mufak demedim, gızanla aklımı ermez etti. Buba nezman alcez, buba Amat amcam eli almış, bizde alalım, ben çayın içlerinde güderim deye durdurmadı benim oğlan. Alıvedim gari bi oğlak, bi boğaz va keratada , üle eveyi deveyi yicek sen görsen” dedi Hacasanların Üsen.
Muhabbet muhabbeti açıyordu artık kahvede. O sırada Mülayimlerin Hasan çıktı geldi, selamını verdi oturdu sandalyesine, söyledi sade kavesini kahveci Haliibram’a. Epey muhabbeti dinledi, dinledi ve girdi söze.” Üle Bekir abe, boş ve sen hayvanı bile, sen ayağındaki babıca sahip çık, babıca” diye seslendi Duranların Bekir’e.
Duranların Bekir şaşanladı bir anda” Sen ne debban Hasan” diye sordu.
“Abe” dedi Mülayimlerin Hasan “Geçen Irmızan bayramında bizim Balsarı Nori abe, Şeytanların Fehmi’ye bi oyun oyneyvedi. Aklını oynadıyodu bizim Fehmi. Gine birine oynıcem oyunu debba Balsarı Nori. Ondan debbarım dikkat et deye, sene gızdırmeye bek seve, demedi deme” dedi.
“Ne etti bizim Nori Şeytanların Fehmi’ye annadıve bakam deyince başladı annatmaya Mülayimlerin Hasan.
“Bizim Fehmi, bayrama bi hota gala Gunduracı Gadıya bi babıç diktirmiş. Babıç da babıç hani. Çocuk mezarı gada va. Dabanına da gaburga çakdırmış, yörürken gıncırdasın deye. Yumurta topuk ucu bışak gibi sivri. Babıç cillop gibe olmuş. Garşıdan baktın mıydı pırıl pırıl yanıyo mübarek, ayna gibe parıldeyo. Bayram gün sabalan evin kapısının önüne gomuş babıcı Fehmi. Onda Balsarı Nori görmüş babıcı camiye giderken. Aklına hemen hinayetlik gelmiş bunun. Neyse senin Fehmi yeni babıcı keymiş gitmiş camiye son kasımına gada kasılıpta, gıcırdık, gıcırdık. Namaz bitmiş, Balsarı Nori hemen çıkmış dışarı duayı beklemeden. Fehmi’’nin babıcını bamakladığı gibe, doğru almış vamış, Fehmi’nin evinin kapısını önüne gomuş, ordan doğru goşmuş gelmiş tekrar camiye. Fehmi çıkmış camiden bakmış babıcı yok, arayvemiş, darayvemiş, yok babıç –Çaldıla deyusla babıcıma,daha parasına bile vemedim ben babıcın- deye epey sövmüş gari buncaz. Deli divane olmuş zovallıcık. Neyse gari ordan bi nallıma buluvemişle buncaza, eve varasıya gada sövmüş gari babıcı çalana. Balsarı Nori de –Üle Fehmi sövme akıdeş, birine lazımmıştır, ayağı babıçsız galmış garibin biri keymiş geçivemişdir. Boş ve sen, bayramdan sonra bide dikdirisin, üzülme- dedikçe o vermiş sövmüş. Hinayet Balsarı Nori abe de yanından ayrılmıdan gelmiş Fehmi’nin evine gada. Gelmişle bir bakmışla Mülayimlerin Fehmi’nin babıçları durup duru kapının önünde. Fehmi temelli delirmiş, şaşgın şaşgın bakamış babıçlara
–Üle oğlum Fehmi sen camiye babıçsız gelmişsin, bak babıçların burada durup duru-deyince senin Fehmi temelli delirmiş gari-Üle Nori abe sen bene deli debban, ben camiye babıcımlan geldim, yalınayak mı gelirim dedikçe- Hada oğlum hada sen aklıcığını oynadıvedin yalım deye gah gah gülemiş gari Balsarı Nori. Müleyimlerin Fehmi’de vermiş sövmüş gari bayramda. Hala daha düşünüp duru, babıçsızmı geldim babıçlan mı geldim deye.
Yorumlar
Kalan Karakter: