4 Eylül Buldan’ın düşman işgalinden kurtuluşunun yıldönümü etkinliklerine artık eski rağbet yok. Yıllar sonra ilk defa Alanyazı Meydanı’nda gerçekleştirilen törenlere halktan katılım neredeyse hiç yoktu.
Yıllar öncesinin Buldan’ında en muhteşem günlerden biriydi 4 Eylül. Hazırlıkları aylar önceden başlardı. Nişanlı çiftler, aileleri ile birlikte bu günlerde beraber olurlar, bu günlerde göz göze gelebilirlerdi. Oğlan tarafı sadece bu gün için oğlak veya kuzu keser, kız tarafına Yukarı Vakıf’ta davet verirdi.
Yukarı Vakıf’ta başta pehlivan güreşleri olmak üzere çeşitli etkinlikler düzenlenir, bu mesirelik alanda iğne atsan yere düşmez bir kalabalık olurdu. Koyun kuzu çevirenler, dondurmacılar başta olmak üzere pek çok satıcı o gün esaslı satış yaparlardı.
Kestane Deresi, öğleden sonraları mahşer yerine döner, oturacak bir yer bulunmazdı.
Sabahki törenler ilk olarak Alanyazı Meydanı’nda yapılırdı. Gerçi buradaki törenler daha sonraları Stadyuma alındı ama gene de katılım yüksekti. Sabah günün anlam ve önemini anlatan konuşmalar ve şiirlerden sonra, temsili kurtuluş canlandırılırdı. Bir kısım görevliler düşman askeri, diğer bir kısmı da Türk askeri olur ve o günleri canlandırırlardı.
Buldan’da faaliyet gösteren pek çok firma, üstü açık arabaları ürünleriyle donatırlar ve resmi geçit töreninde yer alırlardı. Bu resmi geçit sırasında halka hediyeler atarlardı.
Sabah törenlerinin en önemli faktörü tören giysileri ile askeri birlik olurdu. Askerlerin bando eşliğindeki yürüyüşü en fazla alkışı alırdı.
Akşam, ya fener alayları düzenlenir, ya da ünlü bir sanatçının konseri yer alırdı.
Ancak ne var ki 4 Eylül törenleri gün geçtikçe sönükleşti. Buna paralel olarak da katılım sıfıra düştü. Bı yıl ki törenleri neredeyse kimse katılmadı. Bu yıl ki törenlere askeri birlik da katılmadı. Geçit töreni de olmadı. Belediye Başkanının konuşması, bir-iki şiir ve sunucuların hazırladıkları metinlerin okunması ile tören sona erdi. Haksızlık etmeyelim, Denizli Belediyesi’nin mehter takımı minik bir konser verdi. Ne Kestane Deresi, ne Yukarı Vakıf’da herhangi bir etkinlik yok. Gece de bir şey yok.
Ne var derseniz; 90 yıl önce düşman işgalinden kurtarılmış bir ilçede, hala attıkları silah ve torpillere düşmanı kovalıyorum zannedenlerin yarattığı ses kirliliği var. Galiba Kurtuluş Savaşı’ndan tek miras bu kalacak…!




Yorumlar
Kalan Karakter: