Ülkemizde, iklim değişikliği senaryolarının küresel ölçekten bölgesel ölçeğe iklim modelleri yoluyla indirgenmesi sağlanmış ve sonuçları incelenmiştir. Bu çalışmalar sayesinde tarım, enerji alanlarında ve su kaynaklarının yönetimi konusunda geleceğe yönelik daha sağlıklı planlar yapılabilmektedir.
İlk defa İTÜ Meteoroloji Mühendisliği bölümünde bir arkadaşım, doktora çalışmasında iklim modelleri kullanarak Türkiye’nin gelecekte iklim değişikliğinden bölgesel olarak nasıl etkileneceğini ayrıntılı olarak incelemiş.
İşte bu çalışmada Türkiye üzerinde yıllık ortalama sıcaklıktaki artışın 2.5-4°C arasında olacağı, özellikle Ege Bölgesi ve Doğu Anadolu’nun önemli bir kısmındaki artışın ise 4°C’ye ulaşacağı belirtilmiştir. Ege Bölgesi üzerinde yıllık ortalamadaki bu değişimin asıl sebebinin ise yaz aylarında Avrupa kaynaklı sıcak hava dalgasının etkilerinin olduğu ve yaz aylarında sıcaklıklarda 6°C ‘ye varan artışlar olacağı belirtilmiştir. Bu bilgiler doğrultusunda sıcaklık artışı mevsim geçişlerini etkileyecek, ülkemiz üzerinde yaz mevsimi ilkbahar ve sonbahar aylarını da kapsayacak şekilde genişleyecektir. Ayrıca ortalama sıcaklıktaki bu düzeyde bir yükselmenin hayvan ve bitki çeşitliliğine ve insan sağlığına kadar çok çeşitli alanlarda etkileri olacaktır. Umarım Ege Bölgesi’nde beklenen bu sıcaklık artışının olumsuz etkilerini İlçemizde en asgari düzeyde görürüz.
Çalışmanın devamında da yağış açısından önemli değişikler yaşanacağı ve kış aylarında Türkiye’nin Ege, Akdeniz ve Güneydoğu’yu da kapsayan güney bölümünde yağışlar %20 ila %50 arasında azalacak denmektedir. Verilere göre, bu bölgelerdeki su havzalarımız ciddi tehlike altındadır. Karadeniz Bölgesi ise yağıştaki önemli artışlarla karşı karşıya. Rüzgar paternlerinde değişimlerin güney bölgelerimize nem girişini yavaşlatacağı ve bunun parelelinde yağışta azalmalar meydana geleceği de söylenmektedir. Sonbahar mevsiminde ise Güneydoğu ve Doğu Anadolu’nun bir kısmını kapsayan bölgede %50’yi aşan artışlar beklenmekte. Yukarı ve Orta Fırat-Dicle havzasını da kapsayan, ülkemizin su-enerji politikaları için çok önemli olan bu bölgede kış mevsiminden kalan yağış bütçesindeki açık gelecekteki sıcaklık artışıyla parelel artacak buharlaşma da göz önünde bulundurulduğunda, sonbahar mevsimindeki artışın bile kar etmediği, ortaya pek olumlu bir görüntü çıkmayacağı sonucuna varılmıştır.
İklim değişikliği ile ilgili hangi senaryoya bakılırsa bakılsın küresel iklim değişikliğinden Türkiye ve birçok ülke olumsuz bir şekilde etkilenecektir. Ülkemizin de içinde bulunduğu enlemlerde sıcaklıklarda artışların, kuraklık, kıtlık, orman yangını; yağış rejiminde değişimler, ani seller, fırtınalar, şiddetli yağmur; deniz su seviyesinde yükselme ve toprak su içeriğinde önemli azalmalar, kıyılarda erozyon şeklinde etkili olacağı tahmin edilmektedir.
Buldan’ın genel durumuna bakacak olursak: kış mevsiminde yağıştaki azalma, sıcaklıktaki artış sonucu mevcut Akdeniz iklimini daha sıcak yaşayacağız. Üzgünüm ki tahminler bölgemizin karakteristik özelliği olan yaz kuraklığını daha fazla göreceğimizi söylüyor. Bunun sonucunda sıcaktan kavrulan bir Buldan ve içimizi yakan orman yangınları… İşte bu nedenle ilçemiz su kaynaklarını ve su havzalarını iyi yönetmeliyiz. Ayrıca tropikal iklimin kuzeye doğru genişlemesi ile İlimiz Çameli ilçesinde de 2007 yılında bir hortum etkili olmuştur ve bu tür afetlerin daha sık yaşanacağı bilinmektedir. Umarım ki Buldan bu tür ekstrem meteorolojik afetlerle karşılaşmaz…
Pamukkale Üniversitesi’nde açılması planlanan Meteoroloji Mühendisliği bölümü inşallah en yakın zamanda açılır biz de bu iklim modellerinin Buldan için hazırlanmış daha detaylı ve sağlıklı veriler içeren halini elde ederiz.
Meteorolojik afetlerle mücadele edebilmek için Devlet Su İşleri, Devlet Meteoroloji İşleri, Afet İşleri Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü vb. ilgili kurumlara büyük görevler düşmektedir. Tabi ki bireyler olarak bizler de küresel iklim değişiminin önlemesinde enerji tasarrufu yaparak, doğayı koruyarak, geri dönüşüme katkıda bulunarak … yardımda bulunabiliriz. Yani ‘Küresel Düşün Yerel Hareket Et’ felsefesini gerek yerel yönetimler, kurum ve kuruluşlar gerekse Buldanlı bireyler olarak bizler de göz ardı etmemeliyiz.
Sevgilerimle…
Raziye Bahçeci Mustak
Meteoroloji Mühendisi
Yorumlar
Kalan Karakter: