İsmail aleyhisselam her geçen gün büyüyordu. Yaşı 11 veya 12 olmuştu. Sıhhatli ve neşe içinde koşup oynuyordu. İbrahim aleyhisselam da Mekke’ye gelmişti. Zira sürekli olarak Mekke’de kalmıyordu. Orada iken 3 gün arka, arkaya düş gördü. Peygamberlerin rüyası vahiy olduğu gibi, tabirleri de vahiy idi.
Yerine getirilmesi gerekliydi. Bundan kaçış yoktu. Bu rüyada şöyle olmuştu: İbrahim Aleyhisselama bir gece rüyasında bir zat demiş ki: Allah teala emrediyor ki, oğlunu boğazlayasın. Hazreti İbrahim aleyhisselam uyanmış, bu rüyanın rahmani bir rüya olup olmamasından tereddüt etmiş, o güne bundan dolayı terviye günü denilmiş. İkinci gece yine böylece bir rüya görüyor, bunun rahmani olduğunu anladığı için bu ikinci güne de arefe günü denilmiş. Üçüncü gece de böyle bir rüya gördüğü için artık oğlunu boğazlamaya azmediyor. Bunun içinde bu üçüncü güne’Yevmün nahr’ denilmiştir. Bu hususta kuranda şu bilgiyi vermektedir. Çocuk yanında koşma çağına erişince (İbrahim ona) : Yavrum, dedi ben uykuda görüyorum ki ben seni kesiyorum, (düşün) bak, ne dersin? (Çocuk) ‘Babacığım sana emredileni yap, inşallah beni sabredenlerden bulacaksın’ dedi. Saffat suresi ayet 102
Hazreti İbrahim de oğlu da Allah talanın emrine itaat edip teslimiyet gösterdiler. Ve İbrahim aleyhisselam oğlunu alnının bir yanı üzerine yatırdı. Kuran da bunu şöyle açıkladı.
-Vaktaki bu suretle ikisi de (Allahın emrine ) ram oldular, (İbrahim) onu alnı üzere yıktı.
Saffat suresi ayet 103
Hazreti İbrahim oğlunu yatırdı ve boynunu kesmeye başladı. Gördü ki bıçak çocuğun etine işlemiyor. Bıçağın kör olduğunu kanaat getirdi. Öfkeyle taşa çaldı. Bu seferde bıçağın taşı ikiye biçecek kadar keskin olduğunu gördü ve şaştı kaldı. O esnada dır ki Cebrail gökten besili bir koçla indi. Ve Hazreti ibrahim’i oğlu yerine bunu kurban etmesini söyledi. Bu esnada arka arkaya iki defa şu sesler işitildi.
Alla hü ekber… Alla hü ekber… Bu Cebrail aleyhisselamın sesi idi. kurban olmak üzere yerde bağlı yatan oğul bu nidaya: la ilahe ille- Alla’hu hu vallahü ekber demek suretiyle cevap verdi. Elinde bıçakla oğlunu kurban etmek üzere bulunan İbrahim aleyhisselam da:
—Alla hü ekber ve lillehilhamd…diyerek tamamladı. Bunu müteakip kendisine şu vahyi ilahi geldi: Sen rüyayı doğruladın. İşte biz güzel davrananları böyle ödüllendiririz. Saffat suresi ayet 105
Gerçekten bu ap açık bir sınav idi. Saffat suresi ayet 106
‘Cenabı hak, İbrahim peygamberin tam teslimiyet içinde bulunduğunu belgelemek ve bu suretle onun hakka bağlanmakta her türlü fedakârlığa katlanabilen örnek bir peygamber olduğunu göstermek için, sevdiği oğlunu kurban etmesini murat etti. O da bu emre kayıtsız, şartsız uyarak gördüğü rüyayı oğluna aynen anlatmak suretiyle onun salih ve itaatkâr olup olmadığını göstermek istedi. Erginlik çağına girip girmediği kesin bilinmeyen oğlu da hiç tereddüt etmeden olumlu cevap verdi: ‘Sen emredildiğini yap. Beni inşallah sabredenlerden bulacaksın’ diyerek teslimiyetini gösterdi. Böylece hakka teslimiyet iki tarafla gerçekleşti.
Asrın Kuran Tefsiri
Celal Yıldırım
İbrahim aleyhisselama rabbine kurban edeceği oğlu yerine fidye olarak büyük bir kurbanlık gönderildi. Böylece İsmail aleyhisselamın boğazlanması kaldırıldı. Ve fidye olarak ona büyük bir kurbanlık verdik. Saffat suresi ayet 107
İsmail aleyhisselamın yerine öyle bir hayvanın kurban olarak kesilmesi emr edilmiş oldu.
Sonra gelenler arasında ona iyi bir ün bıraktık.
İbrahim’e selam olsun
İşte biz güzel davrananları böyle ödüllendiririz.
Çünkü o , bizim inanan kullarımızdandı.
Saffat suresi ayet 108-111
Aziz okuyucu yukarıda İbrahim ve İsmail Aleyhisselamın Allahın emrine hiç tereddüt etmeden yerine getirdiklerini gördük. Öte yandan Allah bize de kuran vasıtasıyla emirlerini, yasaklarını bildir-miştir. Tıpkı onlar gibi bizlerde onun emirlerini yerine getirmeye çalışalım. Böylece onun rızasını, hoşnutluğunu kazandığımız gibi birbirine güven duyan saygılı bir tavır sergileyen huzurlu bir yaşam süren insanlar oluruz. 07-09-2013
EMEKLİ DİN GÖREVLİSİ
SALİH GEYİK
Yorumlar
Kalan Karakter: