1910’lu yıllar. Osmanlı Devleti, başkenti İstanbul’dan, Buldan’daki Rüştiye (Şimdiki ortaokul derecesinde okul) medresesine iki eğitimci tayin eder. Bunlardan birisi Celal Sayıner, diğeri Arap Hoca lakaplı Mehmet Ali Çelikyurt’tur (1865-1955). Bu memurlar aileleriyle geldikleri şehrimizde ilk olarak, şimdiki devlet hastanesinin olduğu yerdeki medreseye ait iki katlı ahşap evlere (Lojmanlara) yerleşmişlerdir. Sonra başka evlere taşınmışlardır. Eğitimci Celal Sayıner kısa bir süre sonra, kardeşleri, doktor Abdullah Sayıner ve Eczacı Abdüssettar Sayıner’in de Buldan’a gelmelerini sağlar.
Eczacı Abdüssettar Sayıner’e halk, Eczacı Settar derdi. Eczacı Settar Sayıner, Buldan’a gelmezden önce Turgutlu Belediye Eczacısı olarak çalışıyordu.
Eczacı Settar Sayıner (1893-1972), küçük yaşta geçirdiği kızamık hastalığı sebebiyle kulakları %85 oranında duymazdı. Eczanede ilaç isteyenler, kulağının dibine kadar yaklaşır, isteklerini bağırarak söylerdi. Eczacı Settar Sayıner, eczane olarak açtığı dükkanı Rum (veya Yahudi) bir aileden devralmıştır. Daha önceden halk, eczane alışkanlığı olmadığı için, hastalık anında Paşa Abdullah’ın (Lakabı Doktor) bitkilerden yaptığı ilaçları kullanıyordu. Eczane açıldığı ilk yıl doğru dürüst alışveriş yapamadı. Eczane olarak maddi sıkıntılar çektiler. Ama Doktor Abdullah Sayıner ve Eczacı Settar Sayıner’in özverili çalışmaları sonucu halk eczaneye gelmeye alıştırılmıştır.
Yunan işgalinde, Eczacı Settar Sayıner, eczanenin adını “Vatan Eczanesi” koymuştur. Yunan subayları içindeki doktor subay, eczaneye gelerek niçin bu yazıyı yazdığını sorar. Eczacı Settar Sayıner, Yunan subayına milliyetçilik üzerine iyi bir ders verir. Kulağı çok az duyduğu halde ilk, orta, lise ve üniversite tahsilini iyi dereceyle tamamlamıştır. İyi derecede Fransızca, orta derecede İngilizce ve Almanca öğrenmiştir.
Buldan’da eczane işlettiği yıllarda ortaokul öğrencilerine ücretsiz yabancı dil dersi vermiştir. Ayrıca matematik dersi de vermiştir. Sosyal yönden faal bir kişi olan Eczacı Settar; Kızılay, Verem Savaş Derneği ve Çocuk Esirgeme Kurumu’nda yöneticilik yapmıştır. Eczanesinde ücretsiz kan, idrar ve dışkı tahlilleri de yapardı.
Bazı doktorlar, ilçemizde imkanların kıt olduğu o yıllarda, hastanede fıtık, apandisit, deri altı ur gibi basit ameliyatlar da yapmışlardır. Bir hastalığa iyi gelecek hazır ilaç (hap, iğne, serum vs.) yok ise, eldeki bazı kimyasal maddelerden belirli oranlarda karıştırılarak, hastaya iyi gelecek bir ilaç elde etme ve uygulama yoluna gitmişlerdir. Eczacılar da bu kimyasal maddeleri bulundururlar, doktordan gelen reçeteye göre ilacı hazırlarlardı.
Doktorlar, halktan bazı insanlara, kimyasal madde karışımı ilaç yazdıklarında, ilaç o hastalığı iyileştirmişse, o ilaç, o kişinin adı ile özdeşleşirdi. Benzer hastalığa yakalanan vatandaş, doktora gitmeden, doğruca eczaneye giderek, hastalığını da söylemeden, şöyle derdi: “Bana, Marangoz Mustafa tozundan verirmisin?” Eczacı Settar Sayıner de gelen kişinin hastalığını tahmin eder, ilaç karışımını hazırlar, hastasına verirdi.
Bu hastalıklara ait bazı örnekler şunlardır:
- Marangoz Mustafa Tozu (Mide ağrısı olana)
- Tarakçı Tozu (Vücut ağrısı, sızısı olana)
- İşseven Merhemi (Egzaması olana)
Sıtma ve soğuk algınlığı için ilaç olarak Kinin ilacı gelirdi. Devlet olarak, Ziraat Bankası kanalıyla ithal edilir, eczaneler Ziraat Bankası’ndan temin ederlerdi. Onun için bu ilaca “Banka Kinini” denirdi. Yine Macaristan’dan ithal edilen Ültraseptil hapı, antibiyotikten daha tesirli, mikropları doğrudan öldürücü özelliği olan hap idi. Hastalara ihtiyacı kadar tane ile verilirdi.
Eczacı Settar Sayıner 1962 yılında eczanesini Denizli’ye taşıyınca, ilçemizdeki eczanesini, Buldanlı Doktor Zihni Erensoy’a devretmiştir. O zamanlar doktorlara “Ecza Dolabı” adı altında eczane işletme hakkı verliyordu. Eczanenin yeri, şimdiki 1 No’lu Dokumacılar Kooperatifi’nin olduğu yerdi. Eczacı Doğan (Doğan Güney 1935-…), Eczacı Settar’ın yanında 1947 yılında çalışmaya başlamış; hem Buldan’da hem Denizli’deki eczanesinde, Settar Sayıner emekli oluncaya kadar çalışmıştır. 1972 yılında vefat eden Eczacı Settar Sayıner ve kardeşleri ile ailelerinin kabirleri Buldan Kabristanlığındadır.
Eczacı Settar Sayıner’in oğlu Atila Sayıner de baba mesleği eczacılığı seçmiştir. Denizli ve İzmir’de eczane işletmiştir. Torunları Tarık ve Cüneyt de eczacılık mesleğini seçmişlerdir.
1966 yılında “Ecza Dolabı” adı altındaki işletmeler bakanlıkça kapatıldı. İlçemizde tekrar eczane olarak, Eczacı Nural Basları, 1966 yılında ilk eczaneyi açmıştır. Sonra 1969 yılında Eczacı Gülay Gökçedağ (Pulak) eczaneyi devralmıştır. Daha sonraları 1971’de Hakkı Başdağ, 1973 yılında da Taştan Kardaşlar da ilçemizde eczane açmışlardır.
Kaynakça: Atila Sayıner (1932-…)
Doğan Güney (1935-…)
İbrahim Maçkan (1955-…)
Yorumlar
Kalan Karakter: