Üç ayrı sözcük. Şenlik Türkçe. Diğerleri yabancı dillerden dilimize gelmiş. Yerleşmiş. Farklı anlamlar yüklemişiz. Ne zaman Buldan Festivali olsa hemen “Festival değil panayır” sözünü duyar olduk. Kastedilen tam olarak nedir. Dokuma ayağı mı eksik. Kültür ayağı mı. Hangi beklentiye yanıt vermiyor. Aslında beklenti ne. Doyurucu bir yanıt vermek elbette kolay değil. Kimin nereden baktığına göre değişiklik arz ediyor. Ev hanımın beklentisi başka; Ondörtmayıs esnafınınki başka; gençlerinki başka…
Belki ilk başlangıcındaki özellikleri yitirdi, ortalama bir kasaba festivaline benzedi. Zaten son yıllarda festivali olmayan belde yok gibi. Hepsi de birbirine benziyor. Değişiklik hangi ünlü sanatçının (!) festivalde sahne alacağı konusunda. Her belde kendi çapına göre en ünlü sanatçıyı sahneye çıkarma peşinde.
Bu yıl Ramazan nedeniyle farklı bir tarihte yapılan Buldan Festivali için yine aynı şikayetleri dinledik. 14 Mayıs esnafı şehre gelen kalabalığın aşağılarda kalıp yeterince alışveriş yapmadığından şikayetçi. Yukarı çarşı kendi bölgelerinin sönük kalmasından; kimileri yerel sanatçılara yer verilmemesinden. Hasılı herkes bir şeylerden şikayetçi. Memnun olanlar da vardır elbet ama onların sesi pek duyulmuyor.
Yörük Türkmen şenliğinin havası ise hayli farklıydı. Yayla gölünün kenarında daha çok çevreden, yakın uzak çevreden gelen Yörük ve Türkmenlerin rağbet ettiği bir şenlikti. Buldanlı azdı ama gelen konuklar hayli fazlaydı ve başarılı bir organizasyon görünümündeydi. İleriki yıllarda Buldanlıları da daha çok şenliğe katmanın yolları aranıp bulunabilir diye düşünüyorum.
Yenicede ayrı bir festival yapılıp yapılmaması konusu her zaman tartışmaya açık. Yine de belki devam etmeli ama katılım konusu göz ardı edilmeden.
4 Eylül geldiğinde hep aklımıza çocukluğumuzun o coşkulu 4 Eylülleri gelir. Bütün Buldan yediden yetmişe Kestane Deresine , Vakıf alanına akardı. Evlerde kimse kalmazdı. O coşkuyu o heyecanı yeniden yakalamak mümkün değil mi acaba. Zamanla her şey değişiyor. Bizler değişiyoruz. Yeni bir kuşak, yeni kuşaklar geliyor. 4 Eylülden artakalan o gece ve sabaha karşı silah atmak.
Bekilli de her sene üzüm festivali yapıyor. Aslı bağbozumu şenlikleri. Tarih öncesinden gelen. Yakın zamana dek şarap festivali olarak yapılıyordu. O da zamanın ruhuna uyarak üzüm festivaline dönüştü. Bu yıl da bizi konuk etme nezaketini gösteren Bekilli Belediye başkanına teşekkürlerimizi sunuyorum.
Festivaller bitti. Şenlikler bitti. Dört Eylül bitti. Yaz bitti. İzmir’e dönme vakti geldi.
Dostlukla Kalın.