“Nush ile uslanmayalı etmeli tekdir
Tekdir ile uslanmayanın hakkı kötektir”
Ziya Paşa
Ziya Paşa Tanzimat döneminin çok önemli bir devlet adamıdır. Aynı
zamanda şairdir. Yazdığı beyitlerin her biri atasözü değerindedir.
Kurtuluş savaşında Atatürk’e söz verdiği saatte alması gereken tepeyi
alamadığı için tabancasıyla yaşamına son veren kahraman albay Asaf
Çiğiltepe’nin de babasıdır. Bunu belki başka bir yazımda ayrıca
yazarım. Gelelim Ziya Paşa’nın ne dediğine:
Nasihat ile uslanmayanı tekdir etmeli yani uyarmalı, azarlamalı,
paylamalıdır. Bu elbette söz ile yapılacaktır. Azarlama ile de
uslanmayanın hakkı ise kötektir yani dayaktır. Dilimizde ayrıca dayak
cennetten çıkmadır gibi özdeyişler de varsa da ben bunlara
katılmam. Dayağın insan eğitiminde etkili bir rolü olduğuna inanmadım,
inanmam.
Öğretmenlik yaptığım yıllarda da öğrencilerime hiç dayak atmadığım
gibi nasihat etmek yerine davranışlarımla örnek olmaya çalıştım hep.
Özel yaşamımda da hiç belli değer yargılarımdan ayrılmadım. Neydi
onlar: kadınlara el kalkmaz, çocuklar dövülmez, kendinden güçsüzleri
dövmek delikanlılığa yakışmaz. Bu durumda geriye pek bir şey kalmadığı
için kavga etmeğe gerek kalmıyordu. Siyasi ortamın getirdiği özel
zamanlara ait kavgalar hariç tabii.
Bütün bunları neden yazdım. Kısa süre önce bir anne çocukları hakkında
duyduğu endişeyi ifade eden bir yazı yazmış face’de. Onun yazısını
özetleyerek ve benim onun altına yazdığım yazıyı sizlerle paylaşmak
istedim. Yazı şöyle:
“Anne babalara ciddi bir uyarıda bulunmak itiyorum. Benim iki çocuğum
var. Büyük oğlum kurumsal bir şirkette asgari ücretin biraz üstünde
maaşı var. Küçük oğlum bizden harçlık alıyor. Asgari ücretle çalışan
gençlerin gelirlerinin çok çok üstünde bir hayat tarzına sahip olması
onları felakete sürüklüyor. Bu gencin evin dışında yemek yemesi, marka
kıyafetler, ayakkabılar, çantalar tercih etmesi eğer anne babasından
maddi destek görmüyorsa normal giderler değildir. Gelirinin üstünde
gideri olması onu her türlü istismara açık hale getirir. Hepimiz genç
olduk ama artık anne babayız çocuklarımız bizim için çok önemli, çok
kıymetli. Lütfen çocuklarımıza biraz daha kol kanat olalım. Bir şeye
ihtiyaçları olduğunda ilk gelinmesi gereken yerin ailesi olduğunu
bilsinler. Aile yapımız bozulursa toplum bozulur değerlerimizi
yitiririz. Çok geç olmadan çocuklarımıza sahip çıkalım, inanın ortalık
çakal dolu”
Bir annenin çocukları için endişelerini dile getirdiği bu yazının
altına şöyle yazdım:
“Endişelerinize katılıyorum. Ayrıca çocuklarımıza mütevazı olmanın
erdemlerini, mutluluğun lüks yaşamda olmadığını, başkaları için de bir
şeyler yapmanın yaşamımızın amacı olması gerektiğini de öğretelim.
Dahası bunu kendi yaşamımızla örnek olarak yapalım.”
Çocuklarımız bizim geleceğimiz. Ne ekersek onu biçeceğiz.
.Koronasız günlerde buluşmak üzere, kalın sağlıcakla.