Bayraktar kelime anlamı olarak; Bayrak taşıyan bayrak ile yöneten, önder, önde giden, lider vb. anlamlardadır. Düğün bayraktarı düğünü organize eden kişiye denir. Düğün bayraktarı düğün sahibiyle birlikte düğüne gelen misafirlerin karşılanması ve ağırlanması, tamçalgı ekibinin sevk ve idaresi, çalgı önünde oynayacak kişilerin oyuna kaldırılması, kavgaların önlenmesi, gelin almaya gidiş-dönüşlerin programı, yol kesme olaylarının halledilmesi, düğünün bittiğinin ilanı vb. faaliyetleri yürütür. Elinde devamlı olarak dana pipisinden yapılma kırbaç bulundurur. Kırbacın tutulan kısmında, bileğe geçirmek için halka vardır. Kırbacın ucunda ise iki santim eninde, beş santim uzunluğunda iki meşin parçası vardır. Bayraktar kırbacı ile oyuna kalkacak kişinin kıçına yada sırtına vurduğunda, bu iki meşin ses çıkarır. Kırbaç sesi ile birlikte farklı özellik arz ederdi. Bayraktar uzun bir sırık ucuna Türk bayrağı asardı. Sırığın uç kısmına, mevsimine göre portakal veya elma geçirilir yada kozalak bağlanırdı. Ayrıca bayraktar kendisine hediye edilen havlu, yazma, kumaş vb. hediyeleri, bayrak direği tepesine bağlardı. Bayraktarlar giyimlerine çok dikkat ederlerdi. Özellikle ayakkabı giyiminde ya körüklü çizme giyerler yada yumurta ökçe-sivri burun tulumbacı tip ayakkabı giyerlerdi. Ciddi ve otoriter tipte insanlardı. Düğün almaya gidiş gelişlerde bayraktar bayrak direğini devamlı elinde tutar, hiç bırakmazdı. Köylerimizde ki düğünlerde davetliler düğün evinin yakınına geldiklerinde silah atarak beklerdi. Bayraktar bayrak direğini eline alır, yanına çalgı alır bekleyen davetlileri almaya giderdi. Eğer davetliler yarım saat kadar bekler kendilerini karşılamaya gelen olmaz ise, bunu kendilerine saygısızlık olarak düşünürler düğüne katılmadan geri dönerlerdi.
Bir hatıra: Yıl 1931 Buldan Sazak köyü Arıklar Mahallesi’nde Osman Ok evleniyor. Bostanyeri Mahallesi’nden Memiş Süleyman (Çiçek) bir grup arkadaşıyla, düğünde eğleniyor, alkol alıyorlar tam çalgı ekibinden, cümbüş çalgıcısına da türkü söyletiyorlar. Gecenin ilerleyen saatinde Sazak Köyü muhtarı kalabalık bir davetli grubuyla, Arıklar Mezarlığı yakınına gelmişler, havaya silah atıyorlar.
Bayraktar eğlence yapanların yanına gelerek davetlileri alıp gelinceye kadar cümbüş çalgıcısı için izin istiyor. Memiş Süleyman “ Eğer çalgıcıyı alırsanız, düğün evini başınıza yıkarım” diyerek rest çekiyor. Sazak köyü muhtarı Hacı Süleymanın Halil, Memiş Süleymanın dayısı oluyor. Sazak köyünden gelen davetliler, kış günü, yağmur altında çamur içinde yarım saten fazla bekliyorlar. Kendilerini karşılamaya gelen olmadığı için geriye dönerek, iki saatten fazla sürek yolculuktan sonra Sazak köyüne dönüyorlar. Gece içki etkisiyle rest çeken Memiş Süleyman ertesi günü ayık iken olay kendisine anlatılınca, pişman oluyor, dayısına yaptığı bu harekete üzülüyor, içkiyi bırakıyor, bir daha kullanmıyor. Sazak köyü 1954 yılında Sarayköy’e bağlanınca, Bostanyeri müstakil köy oluyor.
Bayraktar, düğün meydanında devamlı oyun oynanmasını sağlayarak özellikle zeybek oynamasını bilmeyen gençleri, ekip oyunları içine katarak, öğrenmelerini teşvik ederdi. Eğer oyuna kalkan gençler zeybek oynamasını bilmiyor yada hatalı oynuyorlarsa, kendisi hemen oyuna dahil olur, oyunun düzgün oynanmasını ve gençlerin düzgün öğrenmelerini sağlardı. Ege zeybek kültüründe Buldan şehir merkezinde oynanan zeybek oyununa Kocaoyun Zeybeği denir. Bunun müziğinin notaları kısmen tespit edilerek, TRT arşivinde bulunmaktadır. Günümüzde Buldan Kocaoyun Zeybeği Kerimoğlu Zeybeği ile oynanmaktadır. Yine düğünlerde gençler zeybek oynamak için bayraktar tarafından meydana oyuna kalkarken, tam çalgı ekibi zeybek müziğinden önce, oyuna davet müziği diyebileceğimiz “Buldan Karşılaması” müziğini icra ederlerdi. Bu da TRT arşivinde bulunmaktadır.
Bayraktarların bazıları hatır için, para almadan, akraba veya komşu düğünlerinde bayraktarlık yaparlardı. Bazı bayraktarlar ise işini profesyonel olarak para karşılığında yapar, davet edilen ve anlaşma sağladıkları düğünlere giderlerdi. Bayraktarlar ile aylar öncesinden anlaşma yapılırdı. Bir hatıra: Bayraktar Güney’li Ali İhsan oyun oynayacak genç bulamadığı zaman tüm çalgı ekibine özel bir işaret yapardı. Bunun anlamı Sepetçioğlu oyun havasının çalınması idi. Kendine göre el, ayak, kaş ,göz ve baş hareketleri ile yöresinde oynanandan çok farklı bir şekilde Sepetçioğlu oyununu oynardı. Arada bir gelir tam çalgı ekibi önüne dikelir, yine el kol hareketleriyle, klarnet eşliğinde Sepetçioğlu dörtlüklerinden söyler, bir miktar oynar, tekrar söylerdi.
Cumhuriyet dönemi bayraktarları;
Cimo Durmuş
Saraçların Hacip
Kasap Boduk Mehmet
Kadir Hafız
Kasap Kara Salih ( İkisi kardeş)
Ahmet ağa
Gömbe İsmail (Emzik)
Sarı Ahmet Mehmet
Delal Ahmet
Kasap Sarı
Berduş Ahmet
Çomuk Mitat
Yuluklu Mustabey
Bodiri Halla
Zehir Ali
Güneyli Ali İhsan
Bayram Süleyman
Şekerci Ali Gegez
Velçi Süleyman
Akan Hasan
Kasap Orhan
Eşmeli İbrahim
Kaynakça: Ödemiş Zeybekleri Kitabı
Sede Suat Başbuğ- 1932
Ölçülü Ahmet Boyacılar- 1929
Hattat Ali Yazıcıoğlu- 1950
Yorumlar
Kalan Karakter: