-Bizde bek şerdik canım, hincikiler de bek şer emme bizde denk durmazdık canım, diye anlatıyordu Mülayimlerin Orhan. Moramıdın Kahvesi o gün neşeliydi. Kurban bayramından çıkıldıktan sonra kurban etini yiyen ihtiyarların eline yüzüne kan gelmişti sanki. Kimisi kestiği hayvanı öve öve bitiremiyor, kimisi de bayramda misafirliğe gelen çocukların yaramazlıklarını anlatıyordu.
Mülayimlerin Orhan’ın masasında da muhabbet çocukların yaramazlıklarıydı. Evyakanların Kemal ile Acemlerin Hilmi çaylarını karıştırırken anlatıyordu Mülayimlerin Orhan,
- İlkokulda taa birinci sınıfda belli oldu benim okumuceğim. Okucek göz yokdu bende. Anca gonşunun oğlu Kamil’len sınıfda tirkişir dururduk. Öğretmen bize eşşek dayağı çekee öyleyken etceğimizden geri durmazdık. Neyse kör topal okulu bitirdik. Babam beni masır çıraklığına veedi. Kamil’de demirci çıraklığına girdi. Boylu poslu oğlan olduk gari, geceleri de çaaşıya çıkmaya başladık. Bi akşam Yuka Bucak’dan Kamil’len eneeken bi ses duyduk. Evin kapısı açık, içerdeki gadınla mevlid okuyub duru. - Kamil ge biyon bakalım- dedi. Girdik içeriye, gadınla mevlid okuyubduru kendilerinden geçmişle gari. Accık seyreddik, emme bizim Kamil denk mi durcek. Meediven başında gadınla peşdimal üslük çıkamışla. Kamil aldı hemen peşdimal üslüğü üsdüne gerindi. Gadın gibe oldu. Dur çüş demeye galmadı, hemen dışarıya çıkdık. Namussuz aynı gadın gibe yörüyyo. – Üle oğlum, git yerine goy ge üsdündekileri- deyom. –Neynicen sen yörü önümden eekek gibe deyo.
Epey giddik biz, Yuka Parkın oraya gada vaadık. Bu benim yanıma sokuldu iyice, bi başladı bağırmaya.- Yetişin bene varı veedi bu herif, kaçırıbba bene bu- deye veriyo bağırıyor. Ben şaşdım galdım. –Üle oğlum sus hindi duycek herkes- deyom, bu temelli bağırıyor, vizildeyo.-Geliverin bu bene gaçırıbba, yetişin Allah aşkına – deye viz viz bağırıyor. Ondan kellim duyan goşdurdu geldi. Millet toplaşdı başıma, utanmıyomun sen elin garısını gaçırmaya deye bi dövdüle bi dövdüle bene. - Ülen durun bu gadın değil, gadınların peşdimal üslüğünü yürüttü ölü evinden- deye bağırıyom emme duyan kim. Kamil veriyo bağırıyo, - Geliveedi benim üsdüme, dağa kaldıracak yalım bene- deye nahasın susmeyyo. Hadi ondan kellim polisle de çıkdı geldi mi. Kamil’in üsdündekileri çıkardıla. Bi bakdıla eekek. Utanmadınız mı bunları çalmaya deye, bizi alık gittiler garagola. Epey bi haşladıla gari, turşumuzu çıkaadıla. Benim suçum yok günahım yok emme gel de annat. Sabaha yakın goyvedile, onda eve geldik evde de babam zaten hazırlığını yapmış, avere golunnan yirmin yimemin yorulasıya gada dövdü. Ben Kamil’len epey bi gonuşmadım emme ne yapcen gine akıdeşlik yapmaya devam ettik”
Yorumlar
Kalan Karakter: