“Değerli basın mensupları,
22-23 Aralık 2023 gecelerinde arka arkaya gelen kara haberlerle sarsıldık. Pençe Kilit Harekat
bölgesinde 12 vatan evladımızı bölücü terör örgütünün hain saldırılarında şehit verdik. Yüreğimiz
yandı, bağrımıza taş oturdu. Acımız büyük.
Bugün, gencecik vatan evlatlarını toprağa verdiğimiz hain terör saldırılarına, bu insanlık dışı saldırıların
yol açtığı onarılmaz acılara ARTIK YETER demek için buradayız.
Piyade Teğmen Ramazan Günay,
Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan,
Piyade Uzman Onbaşı İsmail Yazıcı,
Piyade Sözleşmeli Er Semih Yılmaz,
Piyade Uzman Çavuş Abdulkadir İyem,
Piyade Uzman Çavuş Ahmet Arslan,
Piyade Sözleşmeli Er Emre Taşkın,
Piyade Sözleşmeli Er Yasin Karaca,
Piyade Sözleşmeli Er Çağatay Erenoğlu,
Piyade Sözleşmeli Er Cebrail Dündar,
Piyade Sözleşmeli Er Enis Budak,
Piyade Sözleşmeli Er Kemal Aslan.
Şehitlerimizin her birinin ayrı bir hikayesi, arkada bıraktıkları aileleri, evlatları, eşleri var.
Şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralanan askerlerimize
şifa diliyoruz. Terörü, bölücü terör örgütü PKK’yı ve insanlık dışı yöntemlerini lanetliyoruz. Sadece
kınamıyoruz; lanetliyoruz!
Toprağa verdiğimiz kahraman evlatlarımızın, bütün şehitlerimizin aziz hatıralarını sonsuza dek
yaşatacağımıza söz veriyoruz.
Değerli basın mensupları,
Aynı operasyon bölgesinde iki gece içerisinde 12 şehit vermemiz hepimizi derin bir endişeye
sürükledi. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, askerlerimizin güvenliği için, ilk andan itibaren Türkiye
Büyük Millet Meclisi’nin bilgilendirilmesi gerektiğini dile getirdik. Bütçe görüşmelerini sürdüren
Meclisimizin derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanının Gazi Meclis’e gelerek
milletvekillerini bilgilendirmesi gerektiğini söyledik.
Askerlerimizin can güvenliği ve sağlıkları bizler için her şeyden önceliklidir. Askerlerimizi tehlikeye
atacak bir güvenlik zafiyeti olup olmadığını, askerlerimizin can güvenliğini ilgilendiren kararların doğru
bir şekilde alınıp alınmadığını takip etmek en önemli sorumluluğumuzdur.
Biz milli birlik ve beraberlik duygularımızı ifade edip bu sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışırken;
iktidar sahipleri kendi sorumluluk alanlarını unutturma hedefiyle yine büyük bir oyunun,
aldatmacanın, algı operasyonlarının peşine düştü.
2
Biz şehitlerimizi, ailelerini, şu anda sınır ötesinde görev yapan Mehmetçiklerimizi düşünürken,
Ankara’da birileri alışılmış ezberleri tekrar etmekle meşguldü.
Her şeyden önce üç günlük milli yas ilan edilmesini talep ettik. Suudi Arabistan Kralı için üç gün yas
ilan edenler, bayrakları yarıya indirenler oralı olmadılar. Cumhurbaşkanı yetkisini kullanarak yas ilan
etmedi, yası milletimiz kendi ilan etti.
Biz milli yas ilan edilsin derken, kendi siyasi çıkarlarını düşünenler her zaman olduğu gibi bir A4
kağıdına iki paragraf yazıyla görev savmaya kalktılar.
Biz artık evlatlarımız şehit olmasın diye, askerlerimiz daha iyi korunsun, kimse şehitlerimiz üzerinden
siyaset yapmasın diye; terörü bir sonraki şehit cenazesine kadar unutan bu anlayışla ortaklaşmadık.
Bundan sonra da ortaklaşmayacağız.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bu anlayışla, onların A4 kağıda yerleştirdikleri 2 paragraftan ibaret
metne değil; terörü lanetleyen, şehitlerimizin aziz hatırasına sahip çıkan ve sorumluları göreve
çağıran işte bu bildirimize imza attık!
Ana muhalefet partisi olarak, görevi başındaki askerlerimizin güvenliği için sorular sormak, talepte
bulunmak bizim görevimiz ve asla terk etmeyeceğimiz sorumluluğumuzdur. 81 vilayetin hiçbir yerine
ateş düşmesin diye; bu sorumluluğumuzu yerine getirmeye, sorulması gereken soruları sormaya
sonuna kadar devam edeceğiz.
Bizler, terör örgütleriyle müzakere masasına oturanlarla, “Birkaç Mehmet öldü diye Meclis’i mi
toplayacağız” diyenlerle, siyasi çıkarları için bölücü terör örgütünün liderinin mektubunu devletin
kanalında okutanlarla, Meclis kürsüsünde “Eyalet, özerklik ve federasyon tartışılmalı” diyenleri yerli ve
milli ilan edenlerle hizalanmayacağız.
Bizler, şehit cenazelerinde cenaze sahiplerine saygısızlık yapanların, siyasi militanlarıyla tehlikeli
provokasyonlara girişenlerin, bir eli bayrağa sarılı tabutun üstündeyken diğer elinde mikrofonla
cenazeyi mitinge çevirmeye kalkanların arkasına dizilmeyeceğiz.
Bizler, pencerelerine ay yıldızlı bayrak asılan yoksul evlerin sesi olmaya devam edeceğiz.
Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak; 86 milyon için, Türkiye için yeni bir yol açıyoruz. Yolumuz
doğrudur. Bu yolda cesaret ve kararlılıkla yürüyeceğiz.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, Genel Başkanımız Özgür Özel’in de ifade ettiği gibi,
Hain terör saldırılarına, gencecik vatan evlatlarının toprağa düşmesine ARTIK YETER diyoruz.
Bu vatanın, kerpiç evlerde oturan fakir evlatları şehit olurken iktidar sahiplerinin zenginleşmesine
ARTIK YETER diyoruz.
Terörden medet umanlara, terörden beslenenlere, milletin acılarını siyasetine malzeme eden kötülüğe
ARTIK YETER diyoruz.
Fakir fukaranın şehit olduğu, iktidar sahiplerinin zengin olduğu düzene ARTIK YETER diyoruz.
Bu düzeni değiştirene kadar durmadan çalışacağız.
ARTIK YETER!”
22-23 Aralık 2023 gecelerinde arka arkaya gelen kara haberlerle sarsıldık. Pençe Kilit Harekat
bölgesinde 12 vatan evladımızı bölücü terör örgütünün hain saldırılarında şehit verdik. Yüreğimiz
yandı, bağrımıza taş oturdu. Acımız büyük.
Bugün, gencecik vatan evlatlarını toprağa verdiğimiz hain terör saldırılarına, bu insanlık dışı saldırıların
yol açtığı onarılmaz acılara ARTIK YETER demek için buradayız.
Piyade Teğmen Ramazan Günay,
Piyade Uzman Çavuş Mehmet Serinkan,
Piyade Uzman Onbaşı İsmail Yazıcı,
Piyade Sözleşmeli Er Semih Yılmaz,
Piyade Uzman Çavuş Abdulkadir İyem,
Piyade Uzman Çavuş Ahmet Arslan,
Piyade Sözleşmeli Er Emre Taşkın,
Piyade Sözleşmeli Er Yasin Karaca,
Piyade Sözleşmeli Er Çağatay Erenoğlu,
Piyade Sözleşmeli Er Cebrail Dündar,
Piyade Sözleşmeli Er Enis Budak,
Piyade Sözleşmeli Er Kemal Aslan.
Şehitlerimizin her birinin ayrı bir hikayesi, arkada bıraktıkları aileleri, evlatları, eşleri var.
Şehitlerimize bir kez daha Allah’tan rahmet, acılı ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralanan askerlerimize
şifa diliyoruz. Terörü, bölücü terör örgütü PKK’yı ve insanlık dışı yöntemlerini lanetliyoruz. Sadece
kınamıyoruz; lanetliyoruz!
Toprağa verdiğimiz kahraman evlatlarımızın, bütün şehitlerimizin aziz hatıralarını sonsuza dek
yaşatacağımıza söz veriyoruz.
Değerli basın mensupları,
Aynı operasyon bölgesinde iki gece içerisinde 12 şehit vermemiz hepimizi derin bir endişeye
sürükledi. Cumhuriyet Halk Partisi olarak, askerlerimizin güvenliği için, ilk andan itibaren Türkiye
Büyük Millet Meclisi’nin bilgilendirilmesi gerektiğini dile getirdik. Bütçe görüşmelerini sürdüren
Meclisimizin derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanının Gazi Meclis’e gelerek
milletvekillerini bilgilendirmesi gerektiğini söyledik.
Askerlerimizin can güvenliği ve sağlıkları bizler için her şeyden önceliklidir. Askerlerimizi tehlikeye
atacak bir güvenlik zafiyeti olup olmadığını, askerlerimizin can güvenliğini ilgilendiren kararların doğru
bir şekilde alınıp alınmadığını takip etmek en önemli sorumluluğumuzdur.
Biz milli birlik ve beraberlik duygularımızı ifade edip bu sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışırken;
iktidar sahipleri kendi sorumluluk alanlarını unutturma hedefiyle yine büyük bir oyunun,
aldatmacanın, algı operasyonlarının peşine düştü.
2
Biz şehitlerimizi, ailelerini, şu anda sınır ötesinde görev yapan Mehmetçiklerimizi düşünürken,
Ankara’da birileri alışılmış ezberleri tekrar etmekle meşguldü.
Her şeyden önce üç günlük milli yas ilan edilmesini talep ettik. Suudi Arabistan Kralı için üç gün yas
ilan edenler, bayrakları yarıya indirenler oralı olmadılar. Cumhurbaşkanı yetkisini kullanarak yas ilan
etmedi, yası milletimiz kendi ilan etti.
Biz milli yas ilan edilsin derken, kendi siyasi çıkarlarını düşünenler her zaman olduğu gibi bir A4
kağıdına iki paragraf yazıyla görev savmaya kalktılar.
Biz artık evlatlarımız şehit olmasın diye, askerlerimiz daha iyi korunsun, kimse şehitlerimiz üzerinden
siyaset yapmasın diye; terörü bir sonraki şehit cenazesine kadar unutan bu anlayışla ortaklaşmadık.
Bundan sonra da ortaklaşmayacağız.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak, bu anlayışla, onların A4 kağıda yerleştirdikleri 2 paragraftan ibaret
metne değil; terörü lanetleyen, şehitlerimizin aziz hatırasına sahip çıkan ve sorumluları göreve
çağıran işte bu bildirimize imza attık!
Ana muhalefet partisi olarak, görevi başındaki askerlerimizin güvenliği için sorular sormak, talepte
bulunmak bizim görevimiz ve asla terk etmeyeceğimiz sorumluluğumuzdur. 81 vilayetin hiçbir yerine
ateş düşmesin diye; bu sorumluluğumuzu yerine getirmeye, sorulması gereken soruları sormaya
sonuna kadar devam edeceğiz.
Bizler, terör örgütleriyle müzakere masasına oturanlarla, “Birkaç Mehmet öldü diye Meclis’i mi
toplayacağız” diyenlerle, siyasi çıkarları için bölücü terör örgütünün liderinin mektubunu devletin
kanalında okutanlarla, Meclis kürsüsünde “Eyalet, özerklik ve federasyon tartışılmalı” diyenleri yerli ve
milli ilan edenlerle hizalanmayacağız.
Bizler, şehit cenazelerinde cenaze sahiplerine saygısızlık yapanların, siyasi militanlarıyla tehlikeli
provokasyonlara girişenlerin, bir eli bayrağa sarılı tabutun üstündeyken diğer elinde mikrofonla
cenazeyi mitinge çevirmeye kalkanların arkasına dizilmeyeceğiz.
Bizler, pencerelerine ay yıldızlı bayrak asılan yoksul evlerin sesi olmaya devam edeceğiz.
Bizler, Cumhuriyet Halk Partisi olarak; 86 milyon için, Türkiye için yeni bir yol açıyoruz. Yolumuz
doğrudur. Bu yolda cesaret ve kararlılıkla yürüyeceğiz.
Cumhuriyet Halk Partisi olarak bizler, Genel Başkanımız Özgür Özel’in de ifade ettiği gibi,
Hain terör saldırılarına, gencecik vatan evlatlarının toprağa düşmesine ARTIK YETER diyoruz.
Bu vatanın, kerpiç evlerde oturan fakir evlatları şehit olurken iktidar sahiplerinin zenginleşmesine
ARTIK YETER diyoruz.
Terörden medet umanlara, terörden beslenenlere, milletin acılarını siyasetine malzeme eden kötülüğe
ARTIK YETER diyoruz.
Fakir fukaranın şehit olduğu, iktidar sahiplerinin zengin olduğu düzene ARTIK YETER diyoruz.
Bu düzeni değiştirene kadar durmadan çalışacağız.
ARTIK YETER!”