Başkent Ankara’dan Buldan’a merhaba diyerek, bu seferki yazımın konusu olan işsizlik sorunu ve çözüm yollarını yazmaya başlayalım. İşsizlik sadece Buldan’ın değil ülkenin tamamını ilgilendiren bir sorun. Buldan Ticaret Odası verilerine göre, bir önceki yılda 2019 yılında kurulan yeni şirket sayısı 17, ticareti terk eden ise 13 olduğu söyleniyor. Dolayısıyla Buldan’da istihdamı sağlayacak olan özel sektörde yerinde sayma hali söz konusu. Üniversiteyi bitirerek mezun olan gençler, iş arıyor ve çoğunluğu iş bulamıyor. Çocuklarını okutmak için maddi ve manevi fedakârlıklara katlanan anne ve babalar, çocuklarının iş bulması için hangi kapının ipini çekeceğini şaşırmış vaziyette. Ankara’da da durum farklı değil. Ülkenin genel görüntüsü böyle. İş bulabilmek için kamu sektörüne de yoğun bir talep var. Kadrolar şişmiş durumda ve gizli işsizlik hali söz konusu. Ankara’da bir kamu kurumunun açtığı iştirakte planlanan personel sayısı 25 ama fiilen sayı 60’a kadar çıkmış olduğunu söylüyorlar. O zaman bir şeyler yanlış yapılıyor ya da hiç bir şey yapılmıyor. TV ekranlarında gösterilen sokak röportajlarında iş arayan gençlere başvurdukları firmalarda yöneltilen soru, “Tecrübeniz var mı? Gençlerin verdiği cevap ise belli, “İşe girmeden tecrübe nasıl olacak?” Peki, istihdam için kamuda yapılan stratejik bir planlama çalışması var mı? Buldan’da işsizliğin çözümü için kurumlar bir araya geliyor mu? İşsizliğin pek çok sebebi var. Ama çözüm yolu tek, istihdamı artıracak çalışmalar yapmak. Yani özel sektörün girişimciliğini desteklemek. Kamuda da torpile açık mülakat sistemine son vermek.
Bu tecrübe sorunu nasıl aşılabilir? Devlet Baba şunu yapabilir. Her 5 ya da 10 kişiyi istihdam eden işletmelere, gerçek ve tüzel kişilere, tecrübesiz olarak nitelendiren personel çalıştırma zorunluluğu getirebilir. Bunun uygulamada kabul görmesi içinde, tecrübesiz personele ödenecek olan ücretlerden belirli bir süre (en az iki yıl) yasal kesinti yapılmayacağı konusunda düzenleme yapılabilir. Zira işverenin sırtındaki yüklerden biri de, ücret yanında ödenmesi gereken kamusal kesintiler. Yeni kurulacak olan şirketlere ve ticaret erbabına, vergi ödemelerinde muafiyetler ve maliyet girdilerinde istisnalar daha cazip hale getirilebilir. Kira ödemesi yapan işletmelere stopaj muafiyeti getirilebilir veya en azından bu oran minimum düzeye çekilebilir. Yeni kurulan işletmelerin piyasada tutunabilmesi için gerekli olan sürede, vergi korkulu rüya olmaktan pek ala çıkarılabilir. Zira kapanan bir işletmenin hiç kimseye faydası olmadığını yazmaya bile gerek yoktur. Yazımı bir atasözü ile bitireyim. “Bir iş açmak çok kolaydır; onu açık tutmak ise çok zordur.”- Çin Atasözü. Bir başka yazımda buluşmak dileğiyle, sağlıcakla kalın.
Av. Osman BULDAN, Ankara.
Üniversite mezunu olan gençlerimizin her zaman yaşamakta olduğu genel bir sorunun gündeme getirilmesinden dolayı teşekkürlerimi iletirim. Hatta bu durumda olanlara yarım sigorta pirim ödenmesi yönünde destek sağlansa işverende daha fazla eleman çalıştırma yönünde olumlu etki yapacağı kanaatindeyim . Saygılarımla
Güzel bir makale kardeşim eline sağlık Mustafa ALPASLAN m.o1980 Ankara
Teşhisler güzelde uygulayacak ve ççzecek yçnetim nerede?
Tebrik ederim güzel bir yazı kaleme almışsın dostum