Bu kaynak su ilk önceleri toprak boru ( künk-yotu) ile daha sonraları demir boru ile Bağrıaçıklar’ın bahçesi (lokantanın olduğu yer) Demirci Gök Yusuf’un bahçesi ve Ülfeller’in bahçelerinden ( her ikisi de istimlak edilerek piknik alanı yapılmıştır) geçerek Topal Emin’in değirmeninin üst tarafına gelirdi. Burada üç kola taksim edilirdi. Birinci ve ikinci borular Şaban dede ve Berber Bekir’in bahçeleri istikametine Turfanyüzüne, üçüncü boru Turan mahallesi, Çaybaşı mahallesi, Karşıyaka mahallesi istikametine Öteyaka’ya giderdi. Öteyaka istikametine giden başka kaynaklardan su alan başka borular da vardı. Turfanyüzüne giden borular şu bahçelerden geçerdi. Karalılar bahçesi, Karakütükler bahçesi (Kahveci Veli’de), Kör Mehmet Ülkü bahçesi (Branda fabrikasının olduğu yer) Yörük Şükrü bahçesi , Damat Hallalar bahçesi( Moramıt Niyazi de), Bey Kadir Baylar bahçesi ( Hardal Sarı Mustafa Erkaraca’da ) Bozbey Bekir’ler bahçesi, Hacıhallalar- Ceritler bahçesi ( Bezirganlar’da Aziz Osman’da), Toku Zeki bahçesi (Kahveci Salih’te) Feride nine bahçesi (Kadıyoran Bekir’de) Şaban dedenin bahçesi, Katırcı Salih bahçesi, Berber Bekir bahçesi (Tireli Kasa Mehmet’de ) Ahmetağa Hamdi bahçesi (İzzet Uz’da) Mahmut hocalar bahçesi ( Sami Yıldızoğlu) Hocanın Mehmet Erdebil bahçesi, Şevket hoca bahçesi( Keçeci Hikmet’de) Hacı Yahyaların bahçesi (Molla Ahmet Hafız’da), Sofuların bahçesi (Ömer Özyurt’ta). Bu borulardan borunun birinin en sonu Şaban dedenin havuzuna, diğer borunun en sonu Berber Bekirlerin havuzuna akardı. Öteyeka’ya giden şu bahçe ve ev önlerinde ki dağarlardan geçerdi: Bulak bölgesi alt tarafından Kasap Cemal bahçesi, Müftülerin damadı Çolak Ahmet bahçesi (Hamal Ali Dere’de) Marangoz Ethem bahçesi, Haci Veli Yakup Erensoy bahçesi ( Alamemiş Özçiçek’te) Softa Hafız bahçesi ( Yaylalı Yaşar’da), Kocağa Şevket bahçesi, Güllü Ahmet bahçesi, Moca Durmuş evinin önü, Beylece Ahmet bahçesi, Mehmet Çavuş ile Hacıveli Salihlerin bahçe hududa, Ali Can’ın evinin köşesinde ki çeşme( Karcıağası çeşme), Abey İbrahim’in evinin (Mehmet Kaymak’ta) köşesinde ki çeşme ( Hacımar çeşme), en sona kalan su borunun ucu Tenekeci Mehmet Başkarcı’nın bahçesinde ki havuza akardı. Sofuların bahçenin yanında ki Akyar- Vakıf tan gelen dereden çıkarılan su Boru ile Yeni mahalle camii yanında ki Akça Ethem evinin yanındaki çeşmeye gelir, ayağı Akçalar’ın bahçeye akardı. Bu su dindiği anda, Toprak Emin’in değirmeninin üst tarafında ki taksimat yerinden Akçalar’ın çeşmeye takviye su verilirmiş. Turfanyüzü-Öteyaka su sisteminden borularla giden su bahçe sulamada kullanılmıyordu. 1965 ten önceki yıllarda şehir merkezinde evi olan aileler bahçelerini yazlık olarak kullandıkları için, çağla çiçeği zamanında bağ bahçelere göçülürdü. Bağ ve bahçelerde 5-6 ay kalınırdı. Bağ ve bahçelere göç zamanı; yatak, yorgan, yastık, minder gibi eşyalar kilim yada çul içine sarılır, iplerle bağlanarak balya yapılırdı. Kap-kacak sepet yada selelere konurdu. Bu eşyalar göç yapan ailenin at, eşek gibi hayvanı varsa yükünü hayvanlarına sararak, göçünü kendisi gerçekleştirirdi. Hayvanı olmayan aileler ise şehir içinde nakliyatçılık yapan (Bknz: Kene Konusu) kişilere hayvanlarla yüklerini taşıtırlardı. Kırılma ihtimali olan cam eşyalar sepetlere yerleştirilir elde götürülürdü. Turfanyüzü-Öteyka su sisteminde güzel bir halk dayanışması örneği vardır. Şaban dede ve Berber Bekir aileleri ile Tenekeci Mehmet ailesi Kestane Deresi’nden bahçelerine su götürecekleri zaman, bahçe sahiplerinden boru döşemek için izin istemişlerdir. Bahçe sahipleri de memnuniyetle kabul etmişler ancak iki ricada bulunmuşlardır. Birincisi masrafa para olarak katkıda bulunmak, ikincisi su borusu bahçe evinin yanından geçerken bir dağar’da aktarma olmasını sağlamak idi. Dağar topraktan yapılır, çiçek saksısının 5-7 kat büyüklüğü kadardır. Bahçelere konacak bu dağarlar ilçemizde kêne ocaklarında yaptırılmış, ağızlarına konacak kapaklar ve toprak su boruları( Yotu veya Künk) da yaptırılmış. Boruların ek yerlerinde ve dağar’a boruların girdiği yerlerde; dövülmüş kiremit tozu, kireç, alçı, yumurta beyazı karışımı olan horasan denilen harç kullanılmıştır. Bu dağarlardan dokumacılıkta haşıl-boya yapımında da faydalanılmıştır. Bir dokumacının evinde en az dört dağar bulunurdu. Pikniğe giden gençlik grupları dağar içinde göveç pişirmiş bir dağar cacık yapmışlardır. Bahçe sahipleri dağar’ın içi yosun tutmasın diye kireç ile badana yaparlardı. Dağarın içine pislik girmesin diye ağzı devamlı kapak ile kapalı bulundurulur, içinden su teneke maşrapa ile alınırdı. Dağardan alınan su çamaşır yıkamada, el ayak yıkamada, bulaşık yıkamada, abdest almada ve banyo yapmada kullanılırdı. Bahçeler Yayla Gölü’nden gelen arık suyu ile sulanırdı. İçilecek su Müftü çeşmesi veya Baştatlı’dan getirilirdi. İlkbaharda bahçelere göçülmezden birkaç hafta önce, su sistemi kontrol edilirdi. İşinin uzmanı olan kişiler burgam tel ile boru içimdeki ağaç kökü ( kunduz), mil, yosun ne varsa temizlerlerdi. Aileler çocuklarına, dağarlar ve içindeki sulara zarar vermemeleri için sıkı eğitimden geçirirdi. Komşu çocukları ve misafir çocuklarına da gerekli ikazlar yapılırdı. Her aile bu sistemden akan suyu güvenerek kullanırdı. Şehir su şebekesinin faaliyete geçmesi, kanalizasyon siteminin devreye girmesi, bahçe sahiplerinin ölmesi sonucu zamanla mirasçılarının bahçeyi satması, Buldan dışına göçen ailelerin bahçelerini satması, şehrin genişleyerek bahçelere bina yapılması, yeni neslin toprağa, bahçeye duyarsızlığı gibi birçok nedenlerden dolayı Turfanyüzü-Öteyaka su sistemi unutulmuş, körelmiş ve kaybolmuşur. Kaynakça: Nadir BOSTANCIOĞLU-1926 Turgut ACIKARA-1935 Mehmet BAĞRIAÇIK-1933 Avni VURAL- 1932 Ali İhsan ŞENÖZEN- 1937
KÖŞE YAZILARI
27 Haziran 2011 - 17:33
TURFANYÜZÜ- ÖTEYAKA
Kestane Deresi’nde şimdiki lokantanın arka tarafında ( batısında) Hotunlular’ın ve Emir Hasan Hüseyinler’in bahçelerinin tabanındaki büyük taşın dibinden kaynak suyu çıkıyordu.
KÖŞE YAZILARI
27 Haziran 2011 - 17:33