Yıllardır bir takım olumsuzluk ve sorumsuzluklara tanık olunsa da Buldan’da doğruların her zaman her yerde konuşulması,tartışılması ve güzel değerlere sahiplenilmesi gerekir...
Aslında Buldanlıların,öz değerleri kadar toplumsal hafızalarını da kaybetmemeleri gerekir. Buldan’da yaşanan olumsuzluk ve sorumsuzlukları sohbetlerde konuşmak da yetmez.Geçmişten geleceğe bir köprü kurulması gerekiyor.Yapılan ve yaşanan güzellikleri görebilmek,gerektiğinde takdir etmek gerekiyor.Yeri geldiği zaman Buldan’ın geleceği için güzel fikirler üretmek gerekiyor.Sonuçta Buldan için fikir birliği,iş birliği,gönül birliği gerekiyor.
Yıllardır görürüz,duyarız,yaşarız ve Buldan’a tanık oluruz...Tanık olduğumuz bazı yozlaşmalara ve kavram kargaşalıklarına güzel değerlerimizle dur demesini bilebilmeliyiz...Bizi birbirimize düşüren basit menfaat kavgalarına ve yok olmaya yüz tutan güzel değerlere öz kültürümüzle bir çeki düzen vermekten başka seçeneğimiz yok...İşsizliğin bitmesi,ticaretin canlanması gibi önceliklerimiz olsa da insanımıza düşen öncelikli görev;sosyal ve toplumsal barışı,birlik ve beraberliği,insanlarımızın dayanışmasını sağlamak gerekiyor. Sonuçta “Sevelim sevilelim” gerçeğinde bir araya gelmeyi başarmak gerekiyor... ***
GÖNÜL DOSTLUĞU
Her zaman söylüyoruz;Buldan insanının dostluğu günü birlik,çıkara dayalı, esen rüzgarlara göre oluşan basit dostluklar olmamalı.Özlediğimiz gerçek dostluk,öz değerlerimizden gelen gönül dostluğu olmalı…Ahmet Yesevilerin,Mevlanaların,Yunusların,Hacı Bektaşi Velilerin,Saraç Dedelerin, kısacası Anadolu Erenlerinin mirası olan o gönül dostluğu olmalı…
Böyle zengin bir mirasa sahip olmamıza rağmen bazıları yolda ya da bir toplulukta bir selamı neden birbirine çok görürler?...Ya da bazıları neden selam vermekten veya verilen selamı almaktan kaçarlar?...Neden bazıları başkalarının başarılı olmalarını istemezler?Neden iyi ve güzel çalışmalar takdir görmez?Cevabını düşünen kafalara ve vicdanlara bırakıyorum.
***
ADAM GİBİ ADAM OLMAK
Toplum hayatımızda bir çok değerle birlikte gönül dostluklarını, gönül dostlarını kaybetmekle kalmadık.Özümüzde olan ve söz konusu ettiğimiz fakat bir türlü yaşatamadığımız güzel değerlerle birlikte kaybetmekte olduğumuz daha bir çok kavram var.Bunlardan bir tanesi ve en önemlisi de ”Adam olmak.”
Her zaman adam olmaktan, insan olmaktan,örnek insan olmaktan konuşur dururuz.Büyüklerimiz “oku da adam ol” derler.“Adam olmak”, “adam gibi adam olmak”, “ilkeli adam olmak” “adam gibi dik durmak” öyle kolay işler değil.Diplomayla,sertifikayla,zenginlikle,makam sahibi olmakla adam olunmuyor.Çünkü “adam olmak” kişilik ve karakterle oluyor.”Adam olmak”,doğruları savunmakla oluyor.”Adam olmak”;makam sahiplerinin etrafında rol yapan ‘düzenbazların’, ‘yağcıların’, ‘dalkavuk’ların, ‘şakşakçı’ların işi olamaz.Adam olmak;günü kurtarma hevesiyle ve günlük menfaatlerine göre yönünü tayin edenlerin;yalakaların; kısacası “adam olamayanların” ağızlarına alacakları basit bir kavram da değildir!..
Sadece Buldan Halkı değil,Türk Milleti,her zaman ”adam gibi adamları” özlemiştir…Ama “adam olmak”,öyle kolay olmamıştır.”Adam olmak”,edebiyat parçalayarak değil, yaparak yaşayarak gösterilmesi gereken bir sanat…Hele hele o söz konusu kavramlar özellikle “İnsanlık”,diplomayla ya da mirasla falan elde edilmiyor.”Eşek alim olmaz gitmek ile tekkeye,insan adam olmaz gitmek ile Mekke’ye…”diyen büyükler aslında ne güzel söylemiş.O halde Buldan için güzel değerlerimize sahip çıkmaktan ve güzelliklerde buluşmaktan başka çaremiz yok.
KÖŞE YAZILARI
01 Mayıs 2011 - 06:44
DEĞERLERİMİZİ KORUMAK
Türk Kültürünün ve dokumacılığın beşiği, ”Türkmen Diyarı” Buldan’da güzel hasletlerimizin yavaş yavaş kaybolması ve buna seyirci kalınması samimi Buldanlıları her zaman üzmüştür...
KÖŞE YAZILARI
01 Mayıs 2011 - 06:44